Mide fıtığı nedir, belirtileri nelerdir, nasıl tedavi edilir? Çoğu zaman belirtisiz ilerleyen mide fıtığının 6 semptomu
Göğüs ile karın boşluğunu ayıran diyafram kasında mevcut olan açıklıktan midenin üst kısmının, yemek borusuna doğru sarkması mide fıtığı olarak adlandırılır. Fıtığın nedeni ise bu bölgeyi saran kasın gevşemesidir.
Mide fıtığının en çok görülen şekli midenin yemek borusuyla birlikte göğüs boşluğuna kaydığı durumlardır. Buna kayma tipinde mide fıtığı denir.
Paraösefagal fıtık ise diğer fıtık tipidir. Bu mide fıtığı tipine kadınlarda daha fazla rastlanır. Paraösefagal mide fıtığı daha az görülmekle birlikte yaşamsal risk oluşturabilecek çok ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Karın içi basıncın artmış olması mide fıtığının en yaygın sebebidir. Karın içi basınç kusma, öksürme, aşırı bağırsak hareketleri esnasındaki gerginlik, ağır kaldırma sebebiyle her zamankinden daha çok artabilir. Hamilelik, şişmanlık ve batın içindeki serbest sıvı da mide fıtığına yol açabilir. Kilo fazlalığı mide fıtığında, sıkışma ataklarını kolaylaştıran sebeplerin başında yer alır. Fazla kilo nedeniyle karın içinde biriken yağlar mideyi iterek fıtıklaşmayı kolaylaştırıcı etki gösterirler.
Yanma hissi fıtığın habercisi!
Orta ve büyük çap fıtıklar göğüs kemiğinin altında yanma hissi, ağza birdenbire berrak bir su veya gıda artıklarının gelmesi, boğaza doğru yayılan ağrı, geceleri uykudan uyandıran öksürük, boğazda gıcık oluşması, boğulma hissi, ses kısıklığı en çok rastlanan belirtilerdir.
Paraösefagal tip fıtıklarda yutkunma zorluğu ve yemek yenildikten sonra dolgunluk hissi gibi belirtilere rastlanır. Ayrıca bazı hastalarda mide kanamasına ve kahve telvesi gibi ağızdan kan gelmesine neden olabilir. Bu tip mide fıtığı teşhis edildiğinde ameliyat gündeme gelir.
Mide fıtığının tedavisi var mı?
Mide fıtığında ameliyat seçeneğine fıtıklaşmanın ileri derecede veya diyaframdaki yırtığın çok büyük olduğu durumlarda başvurulur.
Mide fıtığı birçok insanda hiçbir belirti olmadan bulunabilir ve tedaviye gereksinim olmaz. Bazı kişilerdeyse mide asidinin ve yenilen besinlerin yemek borusuna kaçmasıyla, mide yanması, gaz ve geğirme, boğazda acı bir tat, yemekten sonra göğüste sıkıntı hissedilmesi ve kusma gibi yakınmalar meydana gelebilir.
Midenin girişini kontrol eden kasın görev yapamadığı tespit edilirse, uzun süreli asit tahrişine bağlı yemek borusunda önemli hasarlar meydana gelmişse, fıtık çok büyük olup hacmi ile problemler yaratıyor veya boğulma tehlikesi varsa cerrahi müdahale yapılabilir. Ameliyatla, fıtıklaşıp göğüs boşluğuna taşan midenin eski yerine çekilmesi ve yeniden kaçmayı önleyici bariyerlerin oluşturulması amaçlanır.