Malazgirt Zaferi'nin 949'uncu Yılı Etkinliklerinin Tanıtımı Söğüt'te Yapıldı
Malazgirt Zaferi’nin 949. yıl dönümü etkinliklerinin tanıtım toplantısı, Bilecik'in Söğüt ilçesinde gerçekleşti. Toplantıya Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız ile Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan da katıldı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız ve Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan, 25- 26 Ağustos'ta yapılacak Malazgirt Zaferi'nin 949'uncu yıl dönümü etkinliklerinin tanıtım toplantısı için Bilecik'e geldi.
Heyet, ilk önce Şeyh Edebali Türbesi ile Orhan Gazi Camisi'ni ziyaret etti. Bilecik Valisi Bilal Şentürk'ün eşlik ettiği heyet, daha sonra Söğüt ilçesine geçerek, Ertuğrul Gazi Türbesi'ni ziyaret etti.
Türbe önünde düzenlenen toplantıda konuşan Bilal Erdoğan, gençleri Ahlat ve Malazgirt'e getirmeye gayret gösterdiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Türkiye Cumhuriyeti'nde doğan her çocuğun, her gencin liseyi bitirmeden önce muhakkak hem Ahlat- Malazgirt'i hem Çanakkale'yi görmüş olması gerektiğine vurgu yapmaya çalıştık. Etkinliklerimizde de gençleri Ahlat'a ve Malazgirt'e getirmeye gayret gösterdik. Bilecik de Söğüt de Şeyh Edebali de Ertuğrul Gazi de bu yolun dönüm noktalarından. Bugün geldiğimiz noktada kendilerini büyük bir medeniyetin mirasçısı olarak gören, işte 'Avrupa Birliği' diye insan haklarını ve özgürlükleri en üst düzeyde temsil ettiğini iddia eden bir kulübün üyesi olduğunu düşünenlerin ve söyleyenlerin daha dün nasıl barbarca sivillerin evlerini, tarihi eserleri, camileri, medreseleri yakıp, yıktıklarının izlerini görecekler Bilecik'te. Bir kimliğin ihyasında elbette tarihin ve tarihin bu tür dönüm noktalarının çok ciddi önemi var. Bakıyorsunuz üzerinden 100 yıl geçmeden Akdeniz'den bizi mahrum etmeye çalışan, bir zamanlar Türk gölü olan Akdeniz'de bu kadar uzun sınırımızın, kıyımızın olmasına rağmen 1 kilometrekare bile neredeyse bize hak olarak görmeyen bir zihniyetle mücadele ediyorsunuz. 'Ne önemi var ki 100 yıl önce Bilecik'in yakılıp, yıkılmasının, tarihi eserlerin tarumar edilmesinin' derseniz eğer işte bugün de 'Ne önemi var ki Akdeniz'in kardeşim' diyenlerle demelerle karşılaşmış olursunuz; onlara tahammül etmek zorunda kalırsınız."