28.03.2024-17:30 (Son Güncelleme:28.03.2024-17:30)

Kuantum çağı başlıyor! Yeni iletişimde internet olmayacak! İşte geleceğin iletişim şekli…

Geleceğin öncü isimlerinden biri olan ABD'li fizikçi ve yazar Michio Kaku, kuantum çağının kapılarını aralayarak yeni bir dönemin başlayacağını öngörüyor. Kuantum fiziğinin getirdiği yeniliklerin, internetin yerini alarak iletişimde devrim yaratacağını ifade eden Kaku, insanlığın geleceğinde bu çağın belirleyici bir rol oynayacağını vurguluyor.

Kuantum fiziği, geleneksel fizik anlayışından farklı olarak madde ve enerjinin mikroskobik dünyasını inceler. Bu yeni alan, bilim dünyasında çığır açıcı keşiflerin ve teknolojik gelişmelerin kapısını aralıyor. Michio Kaku'ya göre, kuantum çağı insanlığın iletişim biçimini temelden değiştirecek ve internetin yerini alacak bir dönemi başlatacak. 77 yaşındaki Michio Kaku, teorik fizik alanında kazandığı ünün yanı sıra başarılı bir bilim iletişimcisi olarak da tanınıyor. New York Şehir Üniversitesi'nde teorik fizik profesörlüğü yapmakta olan Kaku, bilim ve teknolojiyi geniş kitlelere anlatma konusundaki yeteneğiyle de öne çıkıyor. Kaku'nun kariyeri boyunca 11 kitap yazdığı biliniyor ve bunlardan biri olan "Quantum Supremacy (Kuantum Üstünlüğü)" geçtiğimiz yıl yayımlandı.

Michio Kaku, kuantum çağı olarak adlandırdığı dönemin, insanlığın karşılaştığı en büyük sorunlara radikal çözümler getireceğine inanıyor. Özellikle kuantum teknolojisinin ve bilgisayarların, hastalıkların tedavisi gibi alanlardan, kitlelerin beslenmesine kadar birçok insani ihtiyaca yönelik çözümler sunacağına dikkat çekiyor. Kuantum fiziğinin getirdiği yeniliklerin, bilim ve teknoloji dünyasında devrim yaratacağına olan inancını sıkça dile getiriyor.

Ancak, Kaku aynı zamanda yapay zekanın insanlık için potansiyel bir tehdit olabileceğini de kabul ediyor. Kontrolsüz bir şekilde ilerleyen yapay zeka teknolojisinin, insanlığın önünde ciddi riskler oluşturabileceğini vurguluyor. Ancak, bu risklerin hala kontrol altına alınabileceğini ve yapay zekanın olumlu yönde kullanılması için gerekli tedbirlerin alınabileceğini savunuyor.


Kaku, soruları şu şekilde yanıtladı

İnternetin de devrinin kapanacağını, doğrudan beyinlerimizin birbirine bağlanacağını mı söylüyorsunuz?

“Geleceğin interneti dijital olmayacak. Dijital çok yavaş ve çok ham. Geleceğin interneti beyinle birleşmiş kuantum bir internet olacak. Adı da Brainet (Beyin-net) olacak. Düşündüğünüz şeyleri dünyanın başka bir yerine gönderebilecek, başkalarıyla veya başka şeylerle düşünerek etkileşebileceksiniz.”

Pek çok bilim insani yapay zekanın tehlikelerine karşı uyarılar yapıyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

“Kimileri bir gün makinalarımızın çok zeki olacağını, bize karşı geleceklerini söylüyor. Günümüzde insanlığı bekleyen üç tehlike var: Nükleer savaş tehdidi, biyolojik silah tehdidi ve küresel ısınma. Bunlara dördüncü olarak yapay zeka eklenebilir. Fakat yapay zekadan kaynaklanan iki farklı tehdit var ve ikisi birbirinden epey farklı.

Bunlardan biri daha kısa vadeli: İnsan yüzünü ve bedenini tanıyabilen insansız hava araçları yanlışlıkla insanları hedef almaya başlayabilir. Birer otomatik ölüm makinasına dönüşebilirler.

Uçabilen, gözlem yapabilen, insan formunu tanıyıp öldürebilen cihazlar düşünün. Bu bir kaza sonucu da gerçekleşebilir, bir ulusun bilinçli girişimleri sonucu da.

Bu kısa vadeli tehditten çok daha büyüğü ise uzun vadede var. Bu, yapay zekanın insan zekasına yaklaşmaya başladığı noktada ortaya çıkacak.”

Robotların zeka düzeyi ne olacak?

“Daha oraya gelmemize çok var ama bir gün elbet robotlarımız fare kadar da olsa zekaya kavuşacak. Daha sonra tavşan kadar, ardından köpek veya kedi kadar ve bir noktada da maymun kadar zeki olacaklar.

O gün geldiğinde tehlikeli olma ihtimalleri var. Çünkü maymunlar, bir maymun ile bir insan arasındaki farkı anlayabiliyor.”

100 yıl içinde ne yaşanabilir?

“Belki de 100 yıl içinde insandan ayırt edilemeyen robotlar olacağını düşünüyorum. Fakat o robotların kendi zihinleri olmaması ve bize karşı gelmemeleri için önlem almamız gerek. Örneğin birini öldürmek istediklerinde beyinlerini kapatacak bir çip yerleştirmek gibi. Ama daha oraya gelmemize epey bir süre var. Önümüzdeki daha acil tehlike, hedef ayırt etmeksizin insanları öldürebilecek insansız hava araçları.”

Kuantum bilgisayarlar geleceğimizi nasıl şekillendirecek?

“Bazıları kuantum devriminin hastalıkları yok edebileceğini söylüyor. Evet, kuantum bilgisayarlar bazı hayallerimizi gerçekleştirebilir. Elbet bir gün yaşlanmanın önüne geçebileceğimizi ve hastalıklardan ölmeyebileceğimizi düşünüyorum.

Yaşlanmayı çözebiliriz fakat insanlar arası ilişkiler hiçbir zaman kuantum bilgisayarlar tarafından çözülemeyecek.

İnsanların birbirleriyle ilişkileri, sosyal etkileşimleri o kadar karmaşık ki, insanları bir araya getirip sürekli savaşmak yerine barış içinde yaşatmak için başka bir yol bulmamız lazım.”

Peki kuantum çağının çözemeyeceği bir şey var mı?

“Bilgisayarların biri hariç çözemeyeceği problem yok diye düşünüyorum. Nükleer atık üretmeyen nükleer füzyon teknolojisini geliştirip küresel ısınma kriziyle başa çıkmamıza yardım edebilirler. Kanser, Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıkların ilaçlarını bulabilirler. Toplumlar için yeni gelir kaynakları yaratabilirler. Fakat kuantum bilgisayarların öngörülebilir gelecekte yapamayacağı bir şey savaş ve kıskançlık gibi insanlığın zayıflıklarını çözmek. Yaşam bize savaşma, elimizdeki şeyleri koruma yeteneği verdi. Yaşam bize pek çok özellik verdi. Bunlardan bazıları insanlığın faydasına olan özellikler, bazıları değil.”


Haber365
bilgi@haber365.com.tr