Kemal Kılıçdaroğlu yerli ve milli vakıfları hedef aldı!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ortaya attığı, "Amerika'ya para kaçırıyorlar. Erdoğan Türkiye'den kaçacak" iddiasını harladı, TÜRGEV ve Ensar Vakfı'nın ABD'de ve İngiltere'de beraber kurdukları TURKEN Vakfı'nı resmen hedef aldı.

Türkiye’de etki ajanı besleyen yabancı vakıflara dair derin sessizlik

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ABD'de Türk öğrenciler adına faaliyet gerçekleştiren Türk kuruluşlarını hedef alırken bu zamana kadar ABD ve AB ülkelerinden Türkiye'de etki ajanlarına destek veren ve fonlayan vakıflara yönelik tek kelime derin bir sessizliğe bürünmesi oldukça manidar bulunmuştur.

Bahsi geçen konu hakkında Akit'e konuşmuş olan Gazeteci Yazar Mehmet Fırat ise şöyle söyledi: "Erdoğan'ı, kendisini devirmek için muhalefeti destekleyeceklerini söyleyen Biden'ın başkan olduğu ABD'ye kaçmakla itham etmek, aklı başında birisinin dillendirebileceği bir iddia değil. Kılıçdaroğlu'nun bahsettiği şey, vakıflar arası olağan para trafiği. Bu meblağların yurt dışında nereye harcandığı da 5 dakikada çıkarılıp gösterilecek kadar basit. Öyle de oldu." diye söyledi.

''Millet Kılıçdaroğlu ve avanelerinin zor zamanlarda nasıl kaçtığını iyi bilir''

Fırat sözlerine devam ederek şunları da aktardı: "Şimdi Kılıçdaroğlu bize ABD ve Batılı vakıfların ülkemize taşınan paralarla neler yaptıklarından bahsetsin. Soros'un fonladığı TESEV'in kurucu üyesi Kılıçdaroğlu bize Soros'tan gelen fonları ve bunların ne için kullanıldığını anlatsın. Biz biliyoruz ki Kılıçdaroğlu'na bu yalanları servis edip onu kukla gibi oynatan FETÖ'cülerin bir kısmı ABD, Rusya, Almanya, İngiltere'ye kaçmıştı. FETÖ mensupları da benzer ülkelere kaçtı. Ama 28 Şubat zulmünde de, 15 Temuz'da da biz meydanlarda, sokaklarda, siperlerdeydik. Millet Kılıçdaroğlu ve avanelerinin zor zamanlarda nasıl kaçtığını iyi bilir." dedi.

''Bu vatanın evlatları bu toprakları haine, zalime bırakmaz''

İnsan Hakları Savunucuları Derneği Başkanı olan Ali Akbaş ise Kılıçdaroğlu'na tepki göstererek şu sözleri aktardı: "TÜRKEN Vakfı'na atılan iftirada kaçırılan para yok ama 'kaçırılıyor' iddiasını CHP'nin kulağına üfürenlerin onları yurt dışından gelen fonlarla beslendiği biliniyor. TÜRKEN Vakfı'nın açık kaynaklarda yer alan ve herkesin girip görebildiği olağan vakıf işlemleri olan para akışını şaibeli bulanlar, ABD'den, Almanya'dan, Hollanda'dan Norveç'ten, İsveç'ten ve kimi bilmem ne beladan gelen karanlık paralarla beslenenlerden bahsetmelidirler. Bu vatanın evlatları bu toprakları haine, zalime bırakmaz. Zoru görünce kaçanlar, yan gelip yatanlar, geçmişte olduğu gibi yine aynı malum kesimin adamlarıdır." diye ifade etti.

TESEV’in 183 numaralı kurucu üyesidir

Söz konusu TÜRKEN Vakfı'nın açık kaynaklarda bulunan ve herkesin girip rahat bir şekilde görebildiği klasik vakıf işlemleri olan para akışını şaibeli olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu'nun, Dünyanın birçok ülkesinde iç savaş ve darbeleri organize etmiş olduğu bilinen George Soros'un Açık Toplum Vakfı'nın desteklediği Türkiye'deki çok sayıda kaotik operasyonun merkez üssü olan TESEV'in (Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı) 183 numaralı kurucu üyesi olduğu bilinmektedir.

Böylece bu gerçeği ortaya çıkaran ise CHP 26. Dönem İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş. Kılıçdaroğlu ise, TESEV üyeliğini kabul ederken, hiçbir etkinliğine katılmadığını iddia etmiştir. TESEV'in patronu Soros "Gezi protestocularını tıbbı ve hukuki olarak destekledik" sözleriyle Gezi darbe girişiminde olan rolünü açıkça ilan ederek, Kılıçdaroğlu ise darbeye kalkışan geziciler adına "Ben bu gençleri alnından öpüyorum" demişti.

Kılıçdaroğlu ve Soros bağı geçmişe dayalı

Kılıçdaroğlu ve Soros’un arasındaki ilişki >TESEV'den çok daha öte olduğu da ortaya çıkmıştır. Bu durumda Soros'un fonladığı "Central Asia" adındaki enstitünün 2008'in ekim ayı içerisinde Türkiye ile ilgili olarak yayınlamış olduğu raporda ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun Deniz Baykal'ın yerine CHP Genel Başkanlığı koltuğuna oturması gerektiğinin altı çizilmişti. Bahsi geçen raporun ardından Kemal Kılıçdaroğlu, sürpriz bir biçimde 2009 yerel seçimleri için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapılmıştır. 2010 yılında da FETÖ'nün Deniz Baykal'a kurmuş olduğu kaset komplosunun sonrasında aynen Soros'un kuruluşunun yazdığı gibi CHP'nin başına Kemal Kılıçdaroğlu geçmiştir.

Gezi Parkı’na kadar sayısız olayın arkasında yer almaktadır

Akit'e konuşan Gazeteci Yazar Mehmet Fırat sözlerine devam ederek, ‘’Herhangi bir ülkeye önce ABD derin devletinin para spekülatörü George Soros'un vakıfları giriyor, sonra orada 'halk ayaklanmaları' çıkıyor, hükümetler devriliyor. Gürcistan, Sırbistan, Ukrayna, Polonya, Tunus, Mısır... Türkiye'de de Açık Toplum Enstitüsü adı altında sayısız STK ve medya kuruluşunu fonluyor, onlar da hükümet aleyhtarı araştırma, haber ve sosyal medya hareketlerinden Gezi Parkı'na kadar sayısız olayın arkasında yer alıyor.’’ diye söyledi.

Bağlantılar çıkınca konu kapandı

Gazeteci Mehmet Fırat bağlantılar çıkınca konunun kapandığını söyleyerek, ‘’Soros ile irtibatlı bu vakıfların kurucusu arasında ülkenin ana muhalefet lideri bile var: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. Bu iddiayı yıllar önce Barış Yarkadaş gündeme getirdi. Ne hikmetse Kılıçdaroğlu'nu zora sokan bu haberleri yapan gazeteci Yarkadaş CHP milletvekili oldu, Kılıçdaroğlu ve CHP'ye dair iddialar da kapandı.

'Asparagas ve tamamen hayali'

Kasım 2011'de gerçekgundem.com Genel Yayın Yönetmeni Yarkadaş'ın yazdığı "Kılıçdaroğlu TESEV üyesidir" yazısı, CHP'de adeta bomba etkisi yapmıştı. CHP Genel Merkezi'nden yapılan açıklamada ise, Yarkadaş'ın iddiası için "Asparagas ve tamamen hayali" denildi. Kılıçdaroğlu, TESEV üyeliği ve Soros'un fonladığı vakıfların dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye'de yapmak istediği 'siyaseti dizayn' iddialarına yönelik bugüne dek hiç bir açıklama yapmadı. 'Kılıçdaroğlu, Açık Toplum Enstitüsü kurucusu George Soros'un desteklediği TESEV'in 183 No'lu kurucu üyesidir' diyen Yarkadaş, Kılıçdaroğlu'nun vakıf senedinin de hissedarları arasında olduğunu dile getirdi.’’ diye söyledi.

Konuya ilişkin Yarkadaş, ağır eleştiriler yöneltmiş olduğu Kılıçdaroğlu için şu ifadelere yer vermişti:"Kimi zaman Ergenekon davasının sanıklarına sarılmış, kimi zaman Kürt kökenli seçmene seslenmek istemiş, kimi zaman ise CHP'nin içinde bulunan ve oyları yüzde yedi civarındaki ulusalcıları memnun etmeye çalışmıştır. Sıkıştığı anda ise 'Alevi'yim, bu suç mu?' demiştir... Kılıçdaroğlu'nun tarihsel görevi, CHP'yi doğru bir çizgide tutmak, kitle partisi olma misyonunu sürdürecek bir hale getirmektir. Ancak bu; yönünü bir gün Demirel'e, ertesi gün Ergenekon sanıklarına, diğer gün ise TESEV'e çevirmekle olmaz." diye dile getirdi.