01.05.2020-12:23 (Son Güncelleme:01.05.2020-11:52)

İTO Başkanı Avdagiç: Üreterek Hayatı Yeniden Açacağız

İTO Başkanı Avdagiç, "Rakamların bize söylediği Covid-19'un esiri olmadan hayata dönmemiz gerektiğidir. Üreterek hayatı yeniden açacağız. Ürettikçe güçleneceğiz, güçlendikçe önümüze çıkan fırsatları değerlendirebileceğiz." açıklamasında bulundu.

İTO Başkanı Avdagiç, "Rakamların bize söylediği Covid-19'un esiri olmadan hayata dönmemiz gerektiğidir. Üreterek hayatı yeniden açacağız. Ürettikçe güçleneceğiz, güçlendikçe önümüze çıkan fırsatları değerlendirebileceğiz." açıklamasında bulundu.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İTO'nun ilk defa online ortamda yaptığı aylık olağan meclis toplantısında açıklamalarda bulundu.

Avdagiç, ekonomi zincirinin hassas halkalarının kopmaması için üretimin sürdürülmesi gerektiğini ifade ederek "Salgınla mücadeleyi her şeyi öteleyerek sürdürebilmemiz mümkün değil. Üretmeye devam etmek zorundayız. Rakamların bize söylediği covid-19'un esiri olmadan hayata dönmemiz gerektiğidir. Üreterek hayatı yeniden açacağız. Ürettikçe güçleneceğiz, güçlendikçe önümüze çıkan fırsatları değerlendirebileceğiz." diye konuştu.

Firmaların küresel değer zincirlerinin değiştiğini belirten Avdagiç, "Artık en geçerli sözcük, 'verimlilik ve karı maksimize etmek' olmayacaktır. Artık en geçerli sözcük, 'dayanıklılık' olacaktır. Dayanıklılık yarışında önde olanlar da ipi göğüsleyecektir." ifadesini kullandı.

Türk iş dünyasının medikal ekipman üretim performansıyla coronavirüse karşı koymada oldukça başarılı bir imtihan verdiğine dikkat çeken Avdagiç, şu ifadeleri kullandı:

"Farklı sektörlerden Türk şirketleri, tıbbi malzeme ve cihazda dünyadaki lider konumunu ve kritik üretim kapasitesini gösterdi. Bu süreçte Türk iş dünyası, devletimizin kurumlarıyla el ele verip sadece cerrahi maske üretmedi, onu imal eden makineyi de, yazılımı da üretme kabiliyetini gösterdi."

Şekib Avdagiç, salgınla mücadele sürecinde sağlık ordusunun özverili faaliyetlerinin ciddi rol üstlendiğinin altını çizerek, "Hasta bakıcısından profesörüne kadar her biri hayatlarını hiçe sayarak, tıpkı cephede savaşıyormuş gibi mücadele ettiler. Sizlerin huzurunda, Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca'nın şahsında bütün sağlık personelimize iş dünyamız adına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum." dedi.

Dünyanın gelişmiş ülkelerinin virüs karşısında çaresizliğine, sağlık sistemlerinin bitişine tanık olduklarına dikkat çeken Avdagiç, şu ifadeleri kullandı:

"İngiltere, ABD ve İtalya gibi ülkelerin 'iki kritik hastadan birine solunum cihazı verip diğerine verememe' karşısında seçim yapmak zorunda kaldıklarını gördük. Algıyı ve gerçekleri gördük. Kovid-19 salgını bize, dünyaya yön verdiği düşünülen ülkelerin nasıl içlerine döndüğünü gösterdi. Dünyaya 'nizamat' veren ülkelerin nasıl rollerini unutup kendi dertlerine düştüğünü izledik. Bu yüzden birçok uzman da 'post-Amerika dünyasını' tartışıyor."

Avdagiç, bu dönemde İstanbul iş dünyasının fikirlerini, problemlerini ve çözüm tavsiyelerini bakanlıklar, valilik ve TOBB ile konuştuklarını, anında çözüm bulunmasını sağladıklarını dile getirdi.

Hafta başında TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun açıkladığı 2020 Nefes Kredisi'ne İTO olarak en büyük katkıyı sağladıklarını ifade eden Avdagiç, "Üyemizden geleni, 138 yıldır olduğu gibi üyemiz için harcamaya devam ediyoruz." diye konuştu.

Güncel problemlerin İstanbul İl Pandemi Kurulu'nda ve bütün bakanlıklar ve valilik nezdinde adeta an an izlediklerini belirten Avdagiç, coronavirüse karşı alınan önlemlerin pek çoğunda İTO'nun desteği olduğunu kaydetti.

Avdagiç, hastanelerin ihtiyaçlarını sağlamada tereddütsüz ve tıbbi malzemelerin teminini önemsediklerini dile getirdi.

Şekib Avdagiç, İTO'nun inşa ettirdiği 40'a yakın mesleki ve teknik lisenin, İstanbul'da himaye ettikleri 54 tane meslek lisesinin bu dönemde yüz akları olduğunu, bu okulların, ürettikleri maske benzeri malzemelerle anında zor koşulları kolay kılacak yeteneğe ve üretim kabiliyetine sahip olduklarını kanıtladıklarını belirtti.

Avdagiç, ifadelerini şu sözlerle tamamladı:

"Genç ve talepkar nüfusumuzu da dikkate alırsak Türkiye, bu salgından bütün kısıtlara rağmen dünyadan farklı bir büyüme hikayesi yazarak çıkma fırsatına sahiptir. Bu salgında Türkiye, üretim kabiliyetini herkese gösterdi. Yerli üretimin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Gıda güvenliğinin, kendi kendine yeterli olabilmenin, modern tarımda bir güç olmanın hayatiyetini herkes kavradı. Şimdi Türkiye, dünya ekonomisi daralırken önemli bir şansa sahip. Türkiye, tıpkı 'Biz bize yeteriz Türkiyem' mottosunda olduğu gibi bu salgından, iç talebi canlandırarak ve yerli üretime yönelerek çıkacaktır. Böylece Türkiye, bu salgını en az hasarla atlatacaktır. En az hasarla atlatmanın ötesinde, doğru hedeflere odaklandığında bu musibetten güçlenerek çıkacaktır."
Haber365
bilgi@haber365.com.tr