İstanbul’u bir de yabancıların gözünden görelim

İstanbul'un on binlerce sokağı var ve her birinin kendi hayatı var. Zaman zaman, sessiz yerler tehlikeli mahallelerle ve göz alıcı bulvarlarla orta sınıf konutlarla bir arada bulunur. Her mahallenin kendi başkanı vardır, Türkçe'de "muhtar" diyorlar buna. Her sakini tanımak, bölgede yaşayan insanların sevinçlerinden ve sorunlarından haberdar olmak zorundadır.

Her sokak küçük bir kasabadır. Türkler temizliğe düşkündür, bu yüzden sokaklarda düzeni sağlamaya çalışırlar. Asfalta izmarit atan bir turiste açıklama yapmayı görev sayarlar ve bir yabancının yanına gelip kaybolup kaybolmadığını sormalarını ayıp sayarlar. Her caddenin, sokağın ve sokağın bir sakini, bölgesine âşık ve burada yaşadığı için gurur duyuyor.

Şehir merkezi yabancı turistlerle dolu, her zaman gürültülü, eğlenceli ve çok pahalı. Yerliler merkezi sevmiyor. Taksim gibi ünlü semtler adeta bir gösteri sahnesi. Burası güzel ve renkli, tüccarlar, lokantacılar ve rehberler yabancıların ilgisini çeken her şeyi burada toplamaya çalışıyor. Bazı İstanbullular, Taksim ve İstiklal caddesinin büyük otellere dönüştüğünü söylüyor. Çok uzak olmayan bir "merkez" daha var, Nişantaşı bölgesi. Birçok üst düzey mağaza var ve ünlüler burada 24 saat boy göstermeye çalışırlar. Çok "ısırıcı" fiyatlar nedeniyle burada biraz daha az turist var.

Kıyısında kimsenin "yerli" ve "yabancı" olarak ayrılmadığı İstanbul'un gururu Boğaziçi. Boğazın güzelliği kesinlikle herkesi büyüler. Boğaz manzaralı onlarca restoran hiç boş kalmıyor. Boğaz'ı ilk kez görmüş gibi uzun süre su yüzeyine bakan Türkleri sık sık görebilirsiniz. Ona hayranlıkla bakarlar ve bu suların mucizevi güçlerine inanırlar. İstanbul'da pek çok kişi Boğaz'ı seyretmenin şifa olduğunu söylüyor. Bu arada, Türkiye'nin en çok reyting alan dizilerinin film stüdyolarının bulunduğu boğaz kıyılarına yakın ve bungalovların çoğu televizyon stüdyoları tarafından kiralanıyor.

Atmosfer ve renk gibi tüm avantajlarına rağmen İstanbul, plaj tatili için en iyi yer değil. Yerliler genellikle su kenarında dinlenmek için İzmir veya Antalya'ya uçarlar. Metropolün merkezinden plajlara ulaşmak oldukça zor, bazılarına ulaşmak için şehir dışına çıkmanız ya da uzun bir vapurda yüzmeniz gerekiyor. Plaj tatilinde diğer şehirleri geride bırakan İstanbul, yine de gezilecek yer sayısı açısından başı çekiyor. İstanbul’daki tarihi ve turistik yerleri saymak imkansız. Çünkü her tarafı tarihi ve turistik olan dünyanın tek mega kentidir.

Ünlü Ayasofya'dan başlayıp eşsiz kaplıcalarla biten bir tarihi zenginliğe sahip. Türkler, şehirlerinin anıtlarıyla delice gurur duyuyorlar. Bazen İstanbul ile ilgili bir tür efsane oluşturmuş olarak abartmayı söylemeyi çok seviyorlar. Aynı cazibe merkezini birkaç İstanbulluya sorarsanız, kesinlikle çok farklı hikâyeler duyacaksınız. İstanbul büyülü. Onun atmosfer kısa sürede terk eğer zarf havaalanı ve gevşeme son dakikaya kadar gitmesine izin vermez. Şehri yerlilerin sevdiği gibi sevmeye çalışın, o size sadece en iyi yanlarını gösterecektir.