BAE, Mısır, Fransa, Yunanistan ve Suudi Arabistan’ın Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi refüze etme ittifakına katılan ve burada umduğunu bulamayan Siyonist İsrail, Türkiye’ye bir kez daha diplomatik bir nezaketle Barış Çubuğu uzattı.
Siyonist İsrail’in uluslararası karasularda Mavi Marmara isimli barış gemisinde bulunan Türk vatandaşlarını katletmesinden sonra kopan ilişkileri tamir etme çabaları sürüyor.
Geçtiğimiz haftalarda İsrail Dışişleri ve hükümet yetkilileri tarafından Türkiye’ye gönderilen sıcak mesajlara bir yenisi daha eklendi.
İsrail'in Ankara Maslahatgüzarı Roey Gilard, kaleme aldığı yazıdan anladığım İsrail, Türkiye ile olan ikili ilişkilerde elini uzatıyor ve topu Türkiye ye atıyor. İsrail’in bir kez daha uzattığı diplomatik “barış çubuğu”na Türkiye’nin yine sessiz kalarak kapı arkası diplomasisini tercih edip etmeyeceği merak ediliyor.
Gilard, yazdığı makalede özellikle terörizmin kaynağı olan İran’ın Suriye’de yaptığı terörist faaliyetlere dikkat çekiyor ve İsrail’in de bu terörden muzdarip olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:
“İdlib’deki savaş bazı önemli jeopolitik gerçekleri ortaya çıkardı. Bunlardan biri, İran’ın Suriye’deki mevcudiyetinin Türk çıkarlarına ters çalışıyor olmasıdır. İranlı milisler, başta Lübnan Hizbullah’ı olmak üzere, İdlib’de 50’den fazla Türk askerinin hayatını kaybettiği çatışmalarda baskın bir rol oynamıştı.
İran’ın Suriye’ye (ve aslında Suriye’yle sınırlı olmayan) yıkıcı müdahalesi, İsrail için yeni bir şey değil. Yabancı medya kaynaklarına ve Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre, İsrail uçakları ve insansız hava araçları, Suriye’nin güneyinde, yani kuzey sınırlarımızın yanı başında bulunan Hizbullah hedefleri dahil olmak üzere, Suriye’de bulunan İran askeri hedefleriyle her gün mücadele ediyor”.
Türk-İsrail gerginliğinin diplomatik yollarla aşılacağını belirten Maslahatgüzar Gilard, makalesinde şu görüşlere yer veriyor:
“Türkiye ve İsrail arasındaki mevcut ilişkiler, siyasi diyalog eksikliğinden ve “Megafon Diplomasisi”nin fazlalığından muztariptir. Ancak, durum böyle olmak zorunda değil.
İlişkilerimizi normal bir düzeye getirmek için her konuda fikir birliğine sahip olmak durumunda değiliz. Bu normal düzey, Suriye’de de görülebileceği gibi, benzer zorluklarla daha başarılı bir şekilde yüzleşebilmek açısından hem Türkiye hem de İsrail’e fayda sağlayabilir. Ve bunun görülebileceği tek örnek Suriye de değil.”
Türkiye’nin Filistin sorunu konusunda İsrail ile anlaşamayacağını bildiklerini belirten Maslahatgüzar Gilard, makalesini şöyle tamamladı:
“Bu anlaşmazlıklar ortadan kalkmayacak. Ancak, iki devletin normal düzeyde bir ilişkisi olması, bu makalede de altını çizmeye çalıştığımız gibi, Türkiye ve İsrail’in ortak çıkarlarına daha iyi hizmet edecektir. Top artık Türk tarafında.”
Maslahatgüzar Gilard, İsrail'in Ermeni Soykırımı yalanına ve PKK terör örgütüne destek vermesini makalesine almaması dikkat çekti.