24.08.2020-15:34 (Son Güncelleme:24.08.2020-15:29)

İnternet Koronavirüs’ün Laboratuvarda Üretildiğini Düşünüyor

İnternet kullanıcıları arasında yapılan bir araştırma çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Buna göre, kullanıcıların yüzde 47’si koronavirüsün laboratuvar ortamında geliştirildiğine inanmış.

Koronavirüs salgınıyla birlikte toplumda yanlış bilgi yayılımı da hızlandı. Bu süreçte Türkiye’deki bilgi ekosistemine yönelik araştırmalar yapan Teyit’in, Tandans Veri Bilim Danışmanlığı ile birlikte yürüttüğü çalışmaya göre, katılımcıların yarısından fazlası, yani yüzde 54’lük kesimi en çok virüsün çıkış nedeniyle ilgili yanlış bilgiye maruz kaldığını düşünüyor.

Salgının Türkiye’de görülmesinden bu yana, ilk kez karşılaşılan bir virüs olmasının getirdiği belirsizliklerle yanlış bilginin yayılımı hızlandı. Bu süreçte “Virüs neden ortaya çıktı? Virüsten nasıl korunabiliriz? Bu salgın ne zaman sona erecek?” gibi soruların yanıtları aranırken medyada bilgi kirliliğinin de arttığı görüldü.

VİRÜSÜN LABORATUVARDA GELİŞTİRİLDİĞİNE İNANILIYOR

Teyit’in açıkladığı araştırma sonuçlarına göre yanlış bilgilerin içeriğini salgına yönelik komplo teorileri ve yeni koronavirüsü önlemede etkili olduğu öne sürülen tedavi yöntemleri oluşturdu. Anket içerisinde en çok inanılan yanlış önerme, katılımcıların yüzde 47,4 oranla “İnanıyorum” yanıtını verdiği “Virüs laboratuvar ortamında geliştirildi” önermesi oldu.

Bunu yüzde 37,4 ile “Virüsü bir devlet kasıtlı olarak yaymıştır” önermesi izlerken “Sıcak suyla gargara yapmak boğazda kalan virüsün hastalığa yol açmasını engeller” önermesi yüzde 28,5 ile üçüncü sırada yer aldı. Ayrıca eğitim düzeyindeki artışın, yanlış önermelere inanç seviyesindeki düşüşle ilişkili olduğu saptandı. Yalnızca “Virüs laboratuvar ortamında geliştirildi” önermesine duyulan inancın, eğitim seviyesiyle ilişkili olmadığı ortaya çıktı.

YÜZDE 48 AİLE BİREYLERİNDEN GELEN BİLGİYE GÜVENİYOR

Salgın sürecinde WhatsApp gibi aile bireyleri ve yakın çevre ile iletişimin sürdürüldüğü kapalı mesajlaşma uygulamalarında Covid-19’a ilişkin ses kayıtlarının dolaştığına ve çeşitli iddiaların paylaşıldığına sıkça rastlandı. Araştırmada bu uygulamaların kullanım sıklığı ile aile bireyleri ve arkadaşlardan gelen bilgiye duyulan güven arasında da ilişki olduğu saptandı. Bu kapsamda aile bireyleri ve arkadaşlarından gelen bilgileri güvenilir bulduğunu belirtenlerin oranının yüzde 48 olduğu görülürken katılımcıların yüzde 78’i bu süreçte bilim insanları ve sağlık uzmanlarını güvenilir bulduklarını, yüzde 72’si de hastalığı geçirmiş kişilere güvendiklerini ifade etti.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr