İki asırlık felaket: Yüzlerce tarihi eser ortaya çıktı!
1845'te Kuzeybatı Geçidini arayışında olan HMS Erebus ve HMS Terror, Greenhithe'den yola çıktıktan sonra kayboldu. İki asır sonra, Kanada açıklarında bulunan HMS Erebus'un kalıntıları arasında yapılan arkeolojik çalışmalarda, keşif gezisi sırasında korunmuş yüzlerce tarihi eser gün yüzüne çıktı.
TRT Haber'in Independent'e dayandırdığı habere göre; 1845'te Kuzeybatı Geçidi'ni keşfetmek amacıyla yola çıkan HMS Erebus ve HMS Terror, Kent'teki Greenhithe'den kayboldu. İki asrı aşkın bir süre sonra Kanada açıklarında bulunan HMS Erebus'un kalıntıları arasında gerçekleştirilen araştırmalarda, yüzlerce korunmuş eser ortaya çıktı. Parks Canada'nın su altı ekibi tarafından yapılan araştırmalarda bulunan eserler arasında, mühürlü ilaç şişeleri, oltalar ve denizci sandıkları yer alıyor. Bu tarihi keşif, kaybolan geminin izini sürmek ve o döneme ait önemli bilgileri ortaya çıkarmak adına büyük bir öneme sahip.
1845 yılında İngiliz Kraliyet Donanması subayı ve Arktik kaşifi John Franklin tarafından yönetilen HMS Erebus ve HMS Terror gemileri, Atlantik ile Pasifik'i birbirine bağlayan stratejik Kuzeybatı Geçidi'ni keşfetmek amacıyla yola çıktı. Ancak gemiler geri dönmedi ve 129 mürettebat üyesinin tamamının öldüğü tahmin ediliyor. Yaklaşık iki asır sonra, Kanada açıklarında yapılan araştırmalarda, HMS Erebus'un kalıntıları arasında yüzlerce korunmuş eser bulundu. Bu eserler arasında tabancalar, mühürlü ilaç şişeleri, oltalar ve denizci sandıkları yer alıyor.
Kalıntılarından çıkan tarih
İngiliz kutup araştırmaları tarihindeki trajik bir olay olan 1845 Kuzeybatı Geçidi keşifleri sırasında kaybolan HMS Erebus'un kalıntılarından çıkan tarihi eserler, arkeologların titiz çalışmaları sonucunda gün yüzüne çıkıyor. Bu trajedide 129 mürettebat üyesinin öldüğü düşünülmekte ve araştırmalar, geminin batışının ardındaki sırları aydınlatmayı amaçlamaktadır.
Arkeologlar, Teğmen Henry Dunda Le Vesconte'ye ait olduğuna inanılan bir kulübede sağlam bir termometre, deri ciltli bir kitap kapağı ve pirinç makarayla süslenmiş bir olta gibi çeşitli eserlere ulaştı. Kaptan kahyasının kileri olabilecek alanda deri bir ayakkabı, saklama kavanozları ve ağzı kapalı bir ilaç şişesi de bulundu. Mürettebatın birincil yaşam alanlarından birinde ise tabancalar, tıbbi şişeler ve madeni paralar dikkat çekiyor. Yapılan titiz soruşturma sonucunda, şu ana kadar hiçbir insan kalıntısına rastlanmamış olsa da, ortaya çıkan eserler, kaybolan geminin geçmişi hakkında yeni ve önemli bilgiler sunuyor.