Hormonlar taşındıkları hücreye nasıl davranması gerektiğini öğretmektedir. Hormonların görevleri başlıca 3 ana grupta ele alınmaktadır. Bunlar; büyüme ve farklılaşma, vücut dengesinin sağlanması ve üretmedir. İşte hormonlar ve görevleri hakkında bilinmeyenler haberimizde....
Vücudumuzdaki gelişme, büyüme, üreme, bazı metabolik olayların sağlanması ve vücudun sağlıklı olarak görev yapmasını sağlayan kimyasal habercilere hormon denmektedir. Vücudumuzdaki salgı bezlerinden salgılanarak kan yoluyla diğer dokulara taşınmakta ve etkilerini göstermektedir.
Melatonin (Uyku Hormonu
Bu hormon beyinde beyinde epofiz bezinde üretilmektedir. Melatonin hormonu kişilerin uyumasına yardım etmektedir. Güneş battığında kişide kortizol seviyesi düşer ve bu vücudun olduğundan daha fazla melatonin hormonu üretmesine neden olur. Bunun yanında melatonin serbest radikallerle savaşan bir antioksidandır. Kanseri önlediği düşünülmektedir.Uykuya geçmekte zorlanılıyorsa, derin uykuya dalmakta sorun yaşanıyorsa veya uykusuzluk çekiliyorsa vücutta melatonin hormonu dengesizliği olabilmektedir. Vücut çok fazla kortizol üretiyorsa buna bağlı olarak melatonin hormonu etkilenmektedir. Kişi melatonin eksikliği yaşıyorsa yatağa daha erken girmeli ve doktor reçetesi ile alınan melatonin hapı veya damlasını dilinin altına yerleştirmelidir.
DHEA (Yaşlanmayı Engelleyen Hormon)
Dhea vücudun adrenalin bezlerinde ve diğer kısımlarında üretilmektedir. Bilimsel araştırmalara göre bu hormonun bağışıklık sistemini güçlendirdiği, depresyonu uzaklaştırdığı ve kortizol fazlalığının oluşturduğu etkileri düzenlediğini göstermiştir. Dhea hormonunun kortizol fazlalığını düzenlemesiyle canlılık, enerji, uyku, adet öncesi semptomlara ve zihinsel netliğe faydalı olmaktadır. Bilimsel araştırmalara göre dhea kemik yoğunluğuna yardım etmekte, kanser, obezite, diyabet başlangıcını engellemekte ve kas üretimine yardımcı olarak vücut yağını azaltmaktadır. Yaşlanma ile ilgili birçok rahatsızlığın dhea ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Dhea eksikliğiyle depresyon belirtileri ve zayıf bağışıklık sistemi ilişkili olabilmektedir. Dhea vücudun çeşitli yerlerinde üretilmektedir bu sebeple kan ve idrar testlerinden doğru sonucu almak oldukça zordur. Dhea dolaşımının hızlanmasına egzersiz, diyet, stres yönetimi ve besin takviyeleri etkili olabilmektedir. Dhea takviyeleri doktor reçetesiyle alınmalıdır.
Östrojen (Kadınlık Hormonu)
Yumurtalıklar tarafından salgılanan, üreme, adet döngüsü ve menapozdan sorumlu olan hormona östrojen yani kadınlık hormonu denmektedir. Östrojen fazlalığı sık rastlanan bir rahatsızlık değildir fakat doğum kontrol hapları ve menapoz sonrası hormon replasman tedavisi sonrasında meydana gelebilmektedir. Östrojen hormon seviyesinin fazlalığına göre östrojen hormon seviyesinin düşüklüğü daha çok rastlanılan bir durumdur. Aşırı egzersiz, kötü beslenme ve yumurtalıklarda östrojen salgılanmasını kontrol eden hipofiz bezi bozuklukları veya rahatsızlıkları yüzünden ortaya çıkabilmektedir.
Testosteron (Erkeklik Hormonu)
Erkeklik hormonu olarak bilinen testosteron erkeklerde ve kadınlarda ana seks hormonudur. Vücuttaki doğru miktarda testosteron hormonu üretimi beslenmeye, ruh haline ve günlük aktivitelere bağlı olarak etkilenmektedir. Araştırmalara göre eti fazla tüketmek, hareketsi yaşam, aşırı alkol tüketimi ve sigara testosteron hormonu dengesizliğine ve erken yaşta andropoza girilmesine neden olabilmektedir.
Serotonin (Mutluluk Hormonu)
Serotonin mutluluk hormonu olarak bilinmektedir. Serotonin hormonu ruh halini, iştahı, uyku düzenini ve bazı kas işlevlerini düzenlemektedir. Serotonin dengeziliğinde beyin bazen ruh halinizi ve stres seviyenizi düzenlemek için yeterli hormonu salgılayamamaktadır. Serotonin hormonu seviyesinin düşük olması depresyona yol açabilmektedir. kilo alma, migren, panik ataklar, karbonhidrat açlığı ve uykusuzluk sorunlarına neden olabilmektedir. Serotonin hormon seviyesinin aşırı yüksek olması da kafa karışıklığına, ajitasyona, uyuşmaya, libidonun düşmesine neden olabilmektedir.
Kortizol
Kortizol sağlıklı ve enerji dolu olmamızdan sorumlu olan hormondur. Amacı fiziksel ve psikolojik stresi kontrol altına almaktır. Stresli zamanlarda vücuttaki kortizol hormonu seviyesi yükselmektedir. Kortizol hormonunun yüksek olması da yüksek tansiyona, mide ülserine, yorgunluğa, anksiyeteye ve yüksek kolesterole sebep olmaktadır.
Son Dakika Sağlık Haberleri için aşağı kaydırın