Azerbaycan ile Ermenistan arasında 1992'de patlak veren savaşta Ermeni güçlerinin Hocalı'da 613 sivili öldürdüğü katliamdan kurtulanlar, o günlerde yaşadıkları işkenceleri unutamıyor.
Ermenilerin kadın ve çocuk ayırt etmeden yaptığı katliamda, birçok aile tamamen yok olurken bazıları da aile üyelerinin çoğunu yitirdi. Katliamdan kurtulanlar, yaşadıkları işkencelerin ve yakınlarını kaybetmenin acısını bugün hala unutmuş değil.
Hocalı'dan kaçmaya çalışırken 19 yaşındaki eşini kaybeden, kendisi de 27 gün esir hayatı yaşayan Valeh Hüseynov (52), o günleri AA muhabirine anlattı.
Hüseynov, katliamdan aylar önce Hocalı'nın tam anlamıyla abluka altına alındığını, doğal gaz ve elektriğin kesildiğini ifade ederek helikopterlerle sağlanan ulaşımın ise birkaç helikopterin vurulması sonrası durduğunu söyledi.
Ermenilerin 25 Şubat 1992'de akşam saatlerinden itibaren 10 koldan tanklarla saldırıya geçtiğini kaydeden Hüseynov, artık dayanamayacaklarını anladıklarını ve kasabayı terk etmeye karar verdiklerini söyledi.
Hüseynov, soğuk ve karlı hava şartlarında bir grup Hocalılı ile Ağdam bölgesine doğru ilerlediklerinin altını çizerek nasıl esir düştüğünü şu ifadelerle anlattı:
"Yaşlı, kadın ve çocukları Gargar Nehri'nden geçirdik, ormanlık alanda karanlıkta yola koyulduk. Bir müddet geçtikten sonra önümüzü kestiler ve ateşe tuttular. Çok sayıda masum insan, Ermeniler tarafından vahşice katledildi. Olaydan 5 ay önce evlendiğim eşim de kurşun yarası alarak şehit oldu. Bazıları kaçmayı başardı fakat ben eşimin cesedini orda bırakmak istemedim. Sonuçta Ermenilere esir düştüm."
"GİTAR ÇALDIĞIMI ÖĞRENİNCE PARMAKLARIMI KIRDILAR"
Yakalandığı ilk gün Ermenilerin kendisini acımasızca darbettiğini, işkencenin sonraki günlerde de sürdüğünü vurgulayan Hüseynov, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ben gitar çalıyordum, bunu öğrenince önce parmaklarımı kırdılar sonra tırnaklarımı çektiler. Daha sonra elimi sıcak sobaya basarak yaktılar. 27 gün cehennem hayatı yaşadım fakat ölmedim. Ağdam bölgesinin komutanlarından Allahverdi Bağırov'un yardımı sayesinde esirlikten kurtuldum. Beni 3 Ermeni esirle değiştiler. Benimle değiştirilen Ermeniler, çok iyi durumdaydı. Ben ise yara bere içerisinde, ayakta duramıyordum."
Hüseynov, o dönemdeki aldığı maddi yaraların tam olmasa da iyileştiğini fakat manevi yaraların yalnızca Karabağ'ın işgalden kurtulmasıyla iyileşebileceğini söyledi.
Son Dakika Dünya Haberleri için aşağı kaydırın.