Birleşmiş Milletler'e göre, Halife Hafter güçlerinin başkente yönelik saldırı başlattığı 4 Nisan 2019'dan bu zamana, sağlık kurumlarına, çalışanlarına ve ambulanslara 50 saldırı planladı.
Hafter milisleri, Berlin Konferansı'nda ateşkes çağrılarını hiçe saydı ve önceki gün Trablus'un Ebu Selim ilçesindeki sivil hedeflere ayrım yapmaksızın ateş açtı. Bu esnada Safva Hastanesi de saldırıya uğradı.
Hastanenin kafeteryasına isabeteden havan mermisinin patlamasıyla üç kişi yaralandı.Hastanenin kafeteryası etrafında bazı betonların parçalandığı ve etrafa saçıldığı gözden kaçmadı.
İlçedeki çatışmalar dün de tüm hızıyla devam ederken, güçlü patlama ve silah seslerinin duyulduğu bölgedeki sivillerin çoğu bulundukları yerleri, evlerini terk etmeye mecbur kaldı.
Şarapnel parçaları,camlar kırılmış ve duvarlarda delikler açmış. Parçalanmış ve öylece kalmış eşyalar... Saldırıda yaralananların kan izleriyse henüz silinmemiş.
Safva Hastanesi'nin 2,5 kilometre kuzeyinde ve cephe hattından bir miktar daha uzağında, 550 yatak kapasiteli Hadra Hastanesi bulunuyor.Hafter'e ait silahlı insansız hava aracı, 5 Ocak'ta öğrencilerin nizami yürüyüş yaptığı esnada Trablus'ta bir askeri okulun bahçesinde vurmuştu.
Hadra Hastanesi ise bu saldırıda hayatını kaybeden 31 kişi ve yaralıların çoğunluğunun getirildiği hastane olarak kayıtlara geçmişti.Hastane'nin doktorlarından Muhammed Havvas, "Savaş öncesinde acil servisimize günde 300 hasta gelirdi. Şimdi bazı günlerde 4 bin kişi geliyor. Hastanenin yılda yaptığı ameliyat sayısı ortalama 22 bin civarındaydı. Bu sayı yaklaşık 6 katına çıktı. Sadece son üç ayda tüm dallarda 30 bin ameliyat gerçekleştirdik. Hastanenin kabul ettiği hasta sayısı 10 katına çıktı" açıklamalarında bulundu.Bu yoğun tempo içerisinde olmalarına rağmen, sağlık personllerinin tamamının olağanüstü bir çaba ve performans gösterdiğini belirten Havvas, savaşın yükünü omuzlama çabaları sebebiiyle hepsine teşekkür ettiğini belirtti.
Havvas, "Üzücü, üzücü, gerçekten üzücü...Gördüğümüz yaralıların, acilde gördüklerimizin durumu çok acı. Bir kişinin kendi halkına bunları yapmasına, bunları reva görmesine hiçbir dinde razı gelinmez." ifadesiyle üzüntüsünü dile getirdi.
42 yıllık Muammer Kaddafi iktidarının NATO müdahalesiyle devrilmesinin ardından çalkantılı bir döneme giren Libya, ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı kuvvetlerin lideri Halife Hafter'in, başkenti ele geçirmek için başlattığı saldırıyla tekrar şiddet sarmalına sürüklendi.
BM verilerine baktığımızda, 10 aydır süren savaşta yüzlercesi sivil, 2 binden fazla Libyalı hayatını yitirdi.
Ülkede yıllardır devam eden savaşlar, 300 binden fazla Libyalıyı evinden ederken, Hafter'in saldırısıyla 170 bin insan, başkent etrafındaki evlerinden kaçarak başka kentlere sığındı.Geleneksel kabile ve aile bağlarının günümüzde de güçlü olduğu Libya'da, iç bölgelere sığınan ancak kayıt altına alınmayan sivillerin sayısının çok daha fazla olduğu belirtiyor.
Çöplerin düzenli zaman aralığında toplanamaması, hastanelerde, benzin istasyonlarında, bankalarda ve diğer hizmet mekanlarında kuyrukların bitmez bir hal alması, kiraların artışı gibi problemler de kent merkezindeki günlük yaşamı güçleştiriyor..
Son Dakika Haberleri için aşağı kaydırınız.