Ekranların sevilen oyuncuları arasında yer alan Aydemir Akbaş, önceki gün basın mensuplarının kameralarına yansıdı. Galatasaray kulübünün yıllık mali olağan genel kurulu içi Nişantaşı'na giden Akbaş, bir simitçinin sandalyesinde dinlenirken görüntülendi. Birçok projede yer almış ve oyunculuk performansıyla akıllara kazınan ünlü isim Aydemir Akbaş, hem oyunculuk sektörü hakkında hem de gişe rekorları kıran Bergen filmi hakkında çok konuşulacak söylemlerde bulundu. Şuan sektörde bulunan oyuncuları ve senaryoları beğenmediğini dile getiren ünlü oyuncu, birçok yapımın çalıntı ve Kore dizisi olduğunun altını çizdi. Sözlerine devam eden Akbaş; ''Oyuncu yok ülkede. Bana bir Ali Şen gibi baba bulsanıza. Bir Kadir Savun, Bir Erol Taş bul. Bir şey yok yeni nesilde. Bir Adile Naşit, Bir Ayşen Guruda bul. Var mı? Yok'' şeklinde bir çıkışta bulundu.
Akbaş: Bazılarına başa belayım
Vizyona girdiği andan itibaren hem çok konuşulan hem de çok tartışılan Bergen filmi hakkında da düşüncelerini dile getiren Aydemir Akbaş, çok konuşulucak açıklamaların altına imzasını attı. Akbaş; ''Bergen'in şarkıcı filmi, yüzüne kezzap atılmış, ızdırap çekmiş, bitmiş. Bunun enteresan bir tarafı var mı? Ama tuttu helal olsun. Kendin yazmıyorsun bütün filmlerin çoğunun senaryoları çalıntı. Bir tek ben özel hikaye yazıyorum, dizilerin hepsi de Kore dizisi. Ben belgesel açarım, yabancı film izlerim. Ben zaten senaryo yazıyorum televizyona bakacak zamanım yok" dedi. Bir vasiyetinin olup olmadığının sorulması üzerine ünlü oyuncu; ''Galatasaray hakkında bir vasiyetim olabilir, cenazem hakkımda bir vasiyetim olabilir. 86 yaşındayım ama 95'ten evvel gitmem. Bazılarına başa belayım'' ifadelerini kullandı.
Abdullah: Beni cezbeden senaryo oldu
Acıların Kadını Bergen filminin başrolünde yer alan Farah Zeynep Abdullah ise geçtiğimiz günlerde düşüncelerini dile getirerek; ''Şiddeti hiç bu kadar yakından görmemiş, tanımamıştım. Çünkü fiziksel şiddet tespiti kolay olabiliyor. Şiddeti ele alış biçimimiz bu süreçte beni heyecanlandırdı açıkçası. Filmde çok fazla şiddet göstermiyoruz ama göstermekten ziyade hissediliyor. Bir kadın anlatıyoruz. Hiçbir insan birkaç tamlamayla anlatılamaz. Beni cezbeden senaryo oldu. Daha objektif, ne olursa olsun güçlü tarafından bakılması. Çünkü yaşadığı acıların tarifi yok. Bergen gibi çok tanınan bir insanı canlandırmak büyük bir sorumluluk gibi algılanabiliyor. Benim için senaryoda yazan önemli. Ben senaryoda yazılan kıza odaklandım. Bergen’in şarkılarını referans alarak, elimden geleni yapmaya çalıştım'' şeklinde konuşmuştu.