Çocukları eli kanlı PKK tarafından dağa kaçırıldığını öne sürerek 3 Eylül 2019'dan beri HDP il binası önünde evlat nöbeti tutan ailelerin evlat nöbeti 627'nci gününde de sürüyor.
Aileler çocuklarının kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutarak nöbetlerini kararlı bir şekilde devam ederken, HDP il başkanlığı binasının kepenkleri ise kapalı olduğu görüldü. Aileler, üzerinden dağa kaçırılan çocukların fotoğrafının bulunduğu ve 'Çocuklarımızı istiyoruz, artık yeter' yazılı 20 metrelik pankartla açarak HDP'ye tepkilerini dile getirerek gösterdiler.
HDP'LİLER KEPENK KAPATARAK KAÇTI
Süleyman Aydın, ''Üzerinde çocuklarımızın resimlerinin bulunduğu pankartımız 20 metre, çocuklarımız PKK'nın elindedir. HDP para karşılığında çocuklarımızı PKK'ya sattı, halk burada ama maalesef HDP yok. HDP'liler kepenk kapatarak kaçtılar. Tabi suçlu insan kaçar, biz halkız bizlere hesap versinler. Bizim çocuklarımızı nasıl dağa kaçırmışlarsa öylede getirsinler. Neden bizden kaçıyorlar. Bütün Türkiye bu HDP'nin iç yüzünü görsün artık kepenk indirip kapattılar parti binasını çünkü suçludurlar ve anne ile babaların gözyaşlarına dayanamayıp kaçtılar. Suçlu insan kaçar gelsinler biz halkız bize hesap versinler. HDP'ye destek verenler siyasi parti olduğunu iddia ediyorlar. Hani siyasi parti göründüğü üzere siyasi parti neden kaçtı öyleyse. Biz burada eylemimizden kararlıyız HDP gelsin çocuklarımızın hesabını bizlere versin.''
HDP BİZLERİN GÖZYAŞLARI İLE BOĞULACAKTIR
HDP'ye tepki gösteren magdur annelerden olan Fatma Akkuş ''HDP bizlerin gözyaşları ile boğulacak. HDP suçlu olduğunu kabullenmiş artık ve bu yüzden kapılarını kepenklerini kapatıp kaçmışlar. Binada tabela var ama kapısı kapalı, her şeyi kabullenmişler. Bizim çocuklarımızı bizlere geri getirsinler. Biz çocuklarımızı aldan gitmiyoruz ya öleceğiz ya da çocuklarımızı alacağız'' dedi.
ONLAR NEREYE KAÇARSA KAÇSIN ONLARIN PEŞİNDEYİZ
Celil Begdaş da ''Biz buradan bütün dünyaya sesleniyoruz, HDP artık nereye kadar kaçacak? Nereye kaçarsa kaçsın biz peşine vereceğiz. Gelsinler 7, 8 ve 9 yaşındaki çocukların hesabını versinler. O kulaklarını tıkayanlar yeter artık bu anaların ve bu babaların sesini duysun herkes biz buradayız. Darabayı indirmişler ve siyaset yaptıklarını iddia ediyorlar. Onlar nereye kaçarsa kaçsın biz onların peşindeyiz. Burada bulunan çadır bu zaferi kazanacaktır. Ya benim ölümüm olacak ya da çocuğumu alacağım. Terör örgütü PKK ve onun uzantısı olan HDP'nin alayından korkmuyorum. Hepsine rest çekiyorum. Gelsin biz buradayız.''