En İyi Brad Pitt Filmleri
En iyi brad pitt filmleri listemiz ile beraberiz.
Müttefik
İkinci Dünya Savaşı sürmektedir. Kanadalı istihbarat uzmanı Max Vatan (Brad Pitt) Alman elçisine suikast düzenlemek üzere Kazablanka’ya gider. Kazablanka o tarihlerde Fransız yönetimindedir. Birlikte çalışacağı kişi, Marianne Beausejour (Marion Cotillard) Fransız direnişinin bir üyesidir. İkisi evli bir çift rolü yapmaktadır. Mesleklerinde duygusallığın ölüme yol açtığını bilmelerine rağmen yakınlaşmaktan kendilerini alıkoyamazlar.
Seven Years in Tibet – Tibet’te Yedi Yıl
I. Dünya Savaşı sırasında Alman ordusunun düşmanı olan İngiliz ordusu tarafından rehin alınsa da bir şekilde ellerinden kurtulup Lhassa’ya kaçar. Bu bölgede Dalai Lima adındaki birinden hayat dersleri alan Harrer’ın tüm hayat görüşü bu olayın ardından değişir. Bunda Budizm ile tanışmasının da önemli bir etkisi vardır. Heinrich Harrer’ın başından geçen olayları yazdığı kitabından film haline getirilen yapımın senaryosunu Becky Johnston yazarken yönetmenlik koltuğunda ise Jean-Jacques Annaud oturmaktadır. Brad Pitt’i Harrer karakterine can verdiği film çeşitli yarışmalarda ödül kazanmasına rağmen herhangi bir büyük organizasyonda başarı elde edememiştir.
Burn After Reading – Aramızda Casus Var
Ozzie Cox, daha önce CIA’de çalışmasına rağmen alkol bağımlılığından ötürü teşkilattan atılmış bir polistir. Fakat bunu içine sindiremeyen Cox, CIA’deki bazı önemli dosyaları bir CD’ye kaydeder ve evine götürür. Cox’un sancılı bir evlilik yaşadığı ve boşanma arifesinde olduğu eşi Katie bu CD’yi çalar fakat gittiği spor salonunda kaybeder. Spor salonu görevlileri CD içeriğini öğrenip CD ile Cox’a şantaj yaptıkları sırada devreye Katie’nin CIA’de görevli olan sevgilisi Harry de dahil olunca işler karmakarışık bir hal almaya başlar. Cohen kardeşler tarafından yazılıp yönetilen film, 2 dalda Altın Küre kazanmıştır ve çok sayıda ödülün de sahibidir. Brad Pitt ise izleyicilerini Chad Feldheimer karakteriyle selamlamaktadır.
World War Z
Filmde Gerry Lane isimli karakteri canlandıran Brad Pitt; eşi ve iki kızı olan ve gayet mutlu bir hayat süren bir Birleşmiş Milletler görevlisidir. Bir gün her zamanki gibi yolda giderken trafikte sıkışan Lane, durumdaki bazı anormallikleri fark eder ve tehlikeyi sezer. Ailesini olay yerinden uzaklaştırıp olayı çözmeye çalışır. Güney Kore kaynaklı bir salgının yayılmasıyla yaşayan ölüler haline gelen insanlar tarafından ikiye ayrılan dünyayı düşmanlarından kurtarmak zorunda olan Lane, sadece zombilere karşı değil aynı zamanda zamana karşı da savaşmaktadır. Drew Goddard tarafından yazılıp Marc Foster tarafından çekilen yapım, Moskova Uluslararası Film Festivali’nde pek çok alanda adaylığa gösterilen film, En İyi Korkutucu Sahne dalında MTV Sinema Ödülleri’ni kazanmıştır.
Spy Game
CIA çatısı altında çalışan ekip arkadaşları Nathan Muir ve Tom Bishop, teşkilatın en zor işlerini halletmeleriyle ünlü bir ekiptirler. Görevleri gereği hemen hemen tüm ülkeleri gezmiş, çeşitli ortamlar görmüş, olağanca tecrübe yaşamış olan bu ikili, ekip oldukları süre boyunca sadece ekip arkadaşları değil aynı zamanda da can dostları haline gelmişlerdir. Bir gün Bishop, belki de hayatına mal olacak bir suçla itham edilmektedir ve eğer suçsuzluğu ispat edilemezse 24 saat içinde yaşamına son verilecektir. Kısa bir süre içerisinde emekli olacak olan Muir bunu duyunca sadece bir ekip arkadaşı değil aynı zamanda en yakın dostlarından biri olan Bishop’ın hayatını kurtarmak için elinden geleni yapacaktır ve bunu kariyerinin son görevi olarak görmektedir. Michael Frost Beckner tarafından kaleme alınıp Tony Scott tarafından çekilen filmde Brad Pitt, Tom Bishop rolüyle karşımıza çıkmaktadır. Film çeşitli yarışmalarda aday olarak gösterilmesine rağmen herhangi bir ödül alma başarısı gösterememiştir.
Meet Joe Black
Film sektörünün yeni yeni gelişmekte olduğu 1960 yıllarında çok zengin bir yapımcı olan ve yapım şirketi bulunan William Parrish, şirketinin geleceği için önemli bir kararın aşamasıdır ve bu kararın önemi sebebiyle de kararı vermeden önce ince eleyip sık dokumaktadır. Tüm bu iş temposunda zihni allak bullak olan Parrish, bir gün çeşitli anormal sesler duyduğunu fark eder fakat bu seslerin kaynağını bir türlü bulamamaktadır. Parrish’in kızı ise evlilik aşamasındayken John adında bir adamla karşılaşır ve bu adamla ilişki yaşamaya başlar. John daha sonra ailenin tüm kaderini değiştirecek olan çeşitli gizemli bilgilere sahiptir ve bu şekilde gizemli olaylarla ailenin yaşamına yeni bir boyut kazandırır. Brad Pitt’in Anthony Hopkins ile rol aldığı başka bir yapım olan Meet Joe Black; Ron Osborn ve 5 kişilik ekibi tarafından yazılmış ve Martin Brest tarafından yönetilmiştir.
Legends of The Fall – İhtiras Rüzgarları
Albay William Ludlow, 19.yüzyılın son yıllarında Montana’da yaşayan bir savaş gazisidir. Buna rağmen son derece insan sevgisi olan Ludlow, üç oğlunu da tek başına büyütmüştür. Gerek babalarının karakteri, gerekse de bulundukları çevrenin etkisiyle son derece maceraperest olarak yetişen kardeşlerden biri, şehirde yaşayan ve büyük şehrin getirdiği yaşam felsefesini benimseyen Susannah ile nişanlıdır. Fakat Susannah aileye katıldığında kendi yaşam biçimini aileye de aşılar ve aile yepyeni bir hayata merhaba der. Brad Pitt’in başrolünü Anthony Hopkins ile paylaştığı film Oscar’da En İyi Sinematografi Ödülü’nü kazandığı gibi çeşitli organizasyonlarda aday gösterilmiştir. Filmin senaristi Susan Shilliday, yönetmeni ise Edward Zwick’tir.
The Assassination of Jesse James by the Coward Robert Ford
19.yüzyılın son dönemlerinde henüz 19 yaşında olan Robert Ford, idolü olarak bildiği soyguncu Jesse James ile karşılaşır. Jesse James artık kariyerinin sonuna gelmiştir ve son bir soygun için hazırlanmaktadır. Fakat soygun planını yaparken sadece soygunu değil aynı zamanda kendisinin peşinde olan düşmanlarını ve kendisini yakalayıp polise teslim etmek koşuluyla para kazanabilecek olan kişileri de hesaba katmak zorundadır. Tüm bu planları yaparken belki de en önemli detayı unutmuştur, o da en yakınındakiler de dahil olmak üzere kimseye güvenmemesi gerektiğidir. Ron Hansen tarafından yazılan romandan filmleştirilen yapım, Andrew Dominik tarafından senaryolaştırılmış ve filme alınmıştır. Oscar başta olmak üzere çeşitli yarışmalarda ödüle aday gösterilen film, 25 farklı ödüle ismini yazdırmıştır.
Sleepers – Kardeş Gibiydiler
BD’nin en büyük şehirlerinden biri olan New York’un arka sokaklarında yaşayan dört genç, bir gün şehrin önde gelen isimlerinden birine zarar verdikleri bir trafik kazası geçirirler ve bu kazanın ardından bir yıl ıslah merkezinde kalmalarıyla hayatları büyük ölçüde değişir. Bu merkezdeki gardiyanlar tarafından çeşitli işkencelere maruz kaldıkları gibi çeşitli yollarla taciz de edilen gençler, bu olayların üzerine hayatları boyunca akıllarında kalacak çok büyük travmalar yaşarlar. Fakat bu olayları gardiyanların yanına bırakacak değillerdir. İlerleyen zamanda birer yetişkin halini alan arkadaşlar, bir gün gardiyanlardan biriyle karşılaşırlar ve kendilerine yapılanların cezasını tek tek keserler. Kadrosunda Robert De Niro, Dustin Hoffman, Kevin Bacon gibi yıldız isimleri bulunduran filmde Brad Pitt, Michael isimli karakteri canlandırmaktadır. Film Oscar başta olmak üzere çeşitli organizasyonlarda ödüllere aday olarak gösterilse de Londra Film Yorumcuları Ödülleri haricinde herhangi bir ödül kazandırma başarısı gösterememiştir.
Fury – 2014
1945 yılında geçen ve 2. Dünya Savaşı’nın son dönemlerinde 5 kişilik bir ekibin 300 kişilik düşman bölüğüyle savaşmak zorunda kalmasını anlatan filmde Brad Pitt, Komutan Wardaddy isimli karakteri canlandırmaktadır. Komutan Wardaddy, küçük ekibiyle birlikte düşman ordusunun ortasında kalmıştır ve artık tek amacı kendisi ve ekibini sağ salim ülkesine götürebilmektir. Az cephane ve kısıtlı imkanlarla bu görevi gerçekleştirmesi gereken Wardaddy’nin işi hiç de kolay değildir. David Ayer tarafından yazılıp yönetilen film Hollywood Film Ödülleri’ni kazanmıştır. Yapımına 70 milyon dolar harcanmış, 210 milyon dolarlık gişe yapmıştır
Moneyball – Kazanma Sanatı
Bir başka gerçek hikayeden sinemaya uyarlanmış olan Moneyball adlı yapımda Brad Pitt, Billy Beane isimli bir genel menajeri canlandırmaktadır. Oakland A takımının yöneticisi olan Billy Beane, kısıtlı bütçeyle başarılı olmak zorundadır fakat bu söylendiği kolay değildir. Bir gün Peter Brand isimli bilgisayar programcısı ve bu kişinin yazılımlarıyla tanışan Beane, takımı tekrar kuracağı transfer döneminde tamamen bu programın etkisiyle hamlelerini yapar. İlk başta başkan, koç, taraftar ve medyanın; kısacası herkesin tepkisini çeken Beane, daha sonra takımın başarılı sonuçlar alıp tarihe geçecek bir süreç geçirmesiyle tüm olumsuz eleştirilere cevabını verir ve takımını ligin üst sıralarına taşır. Steven Zaillian’ın yazdığı, Bennet Miller’ın çektiği film çeşitli dallarda Oscar Adaylığı olmasına rağmen herhangi bir ödül kazanamamıştır.
Interview with the Vampire
Zengin, soylu bir ailenin üyesi olan Louise, halihazırda vampir olan Lestat tarafından ısırılır ve o da bir vampire dönüşür. Fakat Lestat, bu durumdan pek de memnun değildir, çünkü vampir olarak devam ettiği yeni hayatına uyum sağlayamamıştır ve her vampir gibi yemek yemek için insan öldürmesi gerekmesine rağmen bunu da başaramamaktadır. Zaman içinde Louis’in yakın arkadaşı olacak olan Lestat durumun farkına varır ve Louise’e yardımcı olması için bir başka kişiyi daha vampir yapmaya karar verir. Hikaye bu üçlünün başından geçen olaylar üzerine şekillenir. Orijinal olarak korku kitabı dendiğinde akla gelen ilk isim olan Anne Rice tarafından yazılan hikaye, yine Anne Rice tarafından senaryolaştırılmıştır ve Neil Jordan tarafından yönetiliştir. Filmde Louis karakteriyle izleyici karşısına çıkan Brad Pitt, çeşitli organizasyonlarda aday gösterilmesine rağmen ödül kazanamamıştır. Buna rağmen film, BAFTA Ödülleri’nde En İyi Sinematografi ve En İyi Yapım olarak iki ödül kazanmıştır.
The Curious Case of Benjamin Button
Brad Pitt’in Benjamin Button karakteriyle Cate Blanchett’le yer aldığı film isminden de anlaşılacağı gibi Benjamin Button isimli kahramanın hikayesini anlatıyor. 1. Dünya Savaşı’nda oğlunu kaybeden görme engelli bir saatçi, oğlunu geri getirmek için çeşitli yollar denemektedir. Bunun imkansız olduğunu bilmesine rağmen hiçbir zaman bu hayalinden vazgeçmeyen saatçi, bir gün şehirdeki tren istasyonu için yaptığı saati geriye doğru işletir. Amacı zamanı da geriye doğru işletip oğlunu hayata döndürmektir. Aslında imkansızı başarmıştır, fakat istediği şekilde değil. Zamanı geriye doğru işletmeyi başarmıştır ancak 1. Dünya Savaşı’nın bitmesiyle hayata gözlerini açan oğlu Benjamin Button, hayatını tersten yaşamaya başlar ve öldüğü günden doğduğu güne doğru gençleşerek ilerlemektedir. Hayatı ise doğduğu gün son bulacaktır. Eric Roth tarafından yazılıp David Fincher tarafından yönetilen film, Oscar Ödülleri’ne 13 dalda aday olan film; en iyi sanat yönetmenliği, en iyi makyaj ve en iyi görsel efekt alanlarında ödül kazanmıştır.
The Big Short
Geçmişten günümüze pek çok ekonomik kriz geçiren dünya, ABD odaklı yeni bir krizin eşiğindedir. Fakat sektör, medya ve yetkililer bu gerçeği görememektedir. Görenler ise sektör dışından olan ve ekonomiye ilgisi olan dört yatırımcıdır. Büyük felaketin yaklaşmakta olduğunu anlayan bu dört kişi, bütün mal varlıklarını bu durumun yaşanması ihtimaline yatırmışlardır. İlk zamanlarda yatırım yaptıkları büyük bankalar kendileriyle dalga geçse de felaket geldiğinde başta ABD olmak üzere tüm dünya ekonomik felaketin kucağına düşmüşken bu dört cesur yatırımcı kazandıkları milyonları saymakla meşguldür. Brad Pitt’in Ben Ricket rolündeki bir uzmanı canlandırdığı film, Adam McKay tarafından yazılmış ve çekilmiştir. 73. Altın Küre Ödülleri’nde pek çok alanda aday gösterilen yapım, en iyi uyarlama senaryo dalında Oscar kazanmış ve Amerikan Film Enstitüsü tarafından yılın en iyi 10 filminden biri seçilmiştir.
Ocean’s Eleven
Daha önce işlediği suçlardan ötürü hapis cezasına çarptırılan Danny Ocean, hapisten çıktıktan sonra daha büyük bir işe girecektir ve gazino soymaya karar verir. Çevresinden edindiği çeşitli bilgilerden bu tür büyük bir soygunun ancak işinde usta isimler tarafından yapılacağı sonucunu çıkarır ve tanıdığı çeşitli kişilerden bir ekip kurar. Soyacağı gazino ise eski sevgilisinin yeni sevgilisi olan Terry Benedict’e aittir ve Danny’nin hedefi sadece gazinoyu soymak değil aynı zamanda Benedict’i çok zor bir ikilemde bırakmak ve eski sevgilisinin gönlünü tekrar çalabilmektir. Rusty Ryan isimli bir poker ustası olarak gördüğümüz Brad Pitt’in de yer aldığı, George Clayton tarafından yazılıp Steen Soderbergh tarafından çekilen film, BMI Film Ödülleri başta olmak üzere çeşitli ödüller kazanmayı başarmıştır.
12 Years A Slave
19.yüzyıl ABD’sinde siyahi bir insan olarak hayat mücadelesi veren Solomon Northup, New York’ta müzikle uğraşan biridir. Hayatta önem verdiği en büyük şey özgürlük ve hür yaşamaktır. Ailesiyle mutlu mesut bir hayat sürdüren Northup, bir gün iş amacıyla Washington’a gitmek zorunda kalır ve olaylar burada başlar. Çünkü Washington’a vardığında Northup bir şekilde kaçırılır ve köle olarak bir başkasına satılır. Köle olarak çalıştığı yerde eski hayatının tam aksine tüm özgürlükleri elinden alınmış, bir başkasının esareti altında yaşamak zorunda bırakılmıştır. Bu süreçte sahipleri tarafından aşağılanmış, küçük düşürülmüş ve tüm insani değerleri ayaklar altına alınmıştır. Fakat istemediği şartlar altında yaşayan her insan gibi Northup da bu esaretten kurtulmak için çeşitli yollar arayacaktır ve ilerleyen zamanda bu arayışları bir şekilde sonuç verecektir. Tamamen yaşanmış olaylar üzerine çekilen film, bu olayları bizzat yaşayan Solomon Northup’ın aynı adlı kitabından uyarlanmıştır. Senaryosunu John Ridley’in yazdığı, yönetmenliğini ise Steve McQuinn’in yaptığı film; çeşitli yarışmalarda 312 ödüle aday gösterilmiştir ve 3’ü Oscar olmak üzere 237 ödül kazanmıştır.
Inglourious Basterds
II. Dünya Savaşı’nda Alman ordusu tarafından kuşatılan Fransa’nın küçük bir köyünde gözleri önünde ailesi öldürülen Sousanne, yepyeni bir kimlikle Paris’e gider ve burada kendine yeni bir hayat kurarak bir tiyatroda çalışmaya başlar. Fakat ailesinin acısını hiçbir zaman unutmamış, bir gün ailesinin intikamını almaya ant içmiştir. Alman ordusunun ve Alman devletinin üst düzey görevlilerinin, çalıştığı tiyatrodaki bir gösteriye katılacağını öğrenen Sousanne, intikamını almak için çalışmalara başlamıştır. Büyük gecede planladığı her şeyi uygulamayı başaran Sousanne, böylece intikamını almış olacaktır. Brad Pitt’in bir Alman komutanı olan Aldo Raine’i canlandırdığı Inglourious Bestards, ünlü yönetmen Quentin Tarantino tarafından yazılmış ve yönetilmiştir. 8 dalda Oscar’a aday gösterilen film, En İyi Yardımcı Oyuncu ödülünü kazanmayı başarmıştır. Aynı zamanda aynı kategoride Altın Küre Ödülü de bulunmaktadır.
Snatch
Senaristliğini ve yönetmenliğini ünlü isim Guy Ritchie’nin yaptığı, oyuncu kadrosunda Benicio Del Toro, Dennis Farina, Alan Ford, Json Statham gibi efsane isimlerin yer aldığı Snatch, konusunun yanında kurgusuyla da tam bir Ritchie filmi. Yeraltı suç dünyasını yakından ilgilendiren iki olayda; bir tarafta çok değerli bir elmas çalınırken diğer olayda boks maçlarında çeşitli illegal aktivitelere girenlerin karşılaştığı film, olaylar birbirine bağlanınca iki mafyanın savaşına dönmekte. Brad Pitt’in Mickey O’Neil isimli karakteri canlandırdığı film, İngiltere’de başta Yazarlar Odası Ödülleri olmak üzere pek çok ödül kazanmıştır.
Se7en
Sinema tarihinin kült filmleri arasında yer alan film, Hristiyanlık inancında kıskançlık, yıkıcılık, oburluk, tembellik, kibir, şehvet ve açgözlülük olmak üzere yedi ölümcül günaha bulaşan çeşitli insanları öldüren bir seri katilin peşine düşmüş iki ajanı anlatmaktadır. İlk başlarda sıradan cinayetler gibi gözükseler de daha sonra olayların birbirleriyle örtüşmesi ve işin bir seri katil olayına dönüşmesi, hem ABD’yi hem de dava üzerinde çalışan ajanları çok zorlayacaktır. Bununla birlikte ajanların olayları çözmede yetersiz kalmaları ve bu durumun özel hayatlarına da etki etmesi, işleri biraz daha karışık hale getirmektedir. Brad Pitt’in başrollerini usta isim Morgan Freeman ile paylaştığı film Andrew Kevin Walker tarafından yazılıp David Fincher tarafından çekilmiştir. Oscar adaylığı da bulunan film, Bilim Kurgu Akademisi tarafından Yılın En İyi Senaryosu ve Yılın En İyi Makyajı ödüllerini kazanmıştır.
Fight Club
Insomnia hastalığı olan bir ofis çalışanı, normalde evden işe işten eve bir yaşantısı olan, kazandığı paraları televizyon ve dergi reklamlarında gördüğü eşyalara harcayan, tek amacı para kazanıp kendisini daha iyi bir statüye getirmeye çalışan sıradan bir insandır. Bir gün Tyler Durden isimli biriyle tanışan bu kişi, Durden’ın peşine takılır ve hayatta her şeyin para olmadığını, paranın insanları sistemin bir parçası olmaya zorlayan bir araç olduğunu fark etmeye başlar. İhtiyacı olmayan parayla ihtiyacı olmayan şeyler almaya düşkün bu kişi, Durden ile yakın bir arkadaşlık kurar ve gün geçtikte paraya olan inancını kaybedip sistemin dışına çıkmaya başlayan aykırı bir isim olur. Daha sonra Durden ile Dövüş Kulübü’nü kuran bu kişi, kendileriyle aynı değerleri paylaştıklarını anlayan pek çok yeni kişiyi kulübe kazandırır ve gün geçtikçe büyüyen bu kulüp artık sistem karşıtı bir hal alıp sisteme zarar vermeye başlar. Peki Tyler Durden gerçekten bir yol gösterici midir yoksa hepimizin içindeki asi ruhun hayal ürünü olan bir yansıması mıdır ? Brad Pitt’in Tyler Durden karakterini canlandırdığı ve başrollerini Edward Norton ile paylaştığı film, Jim Uhls tarafından yazılıp David Fincher tarafından çekilmiştir. IMDb listesinin top10’unda da bulunan film; ABD Yorumcular Ödülü’nü kazanmış, Oscar’a ise aday gösterilmiştir.