2010 yılında kaset kumpasıyla CHP Genel Başkanlığından indirilen Deniz Baykal'ın bu kez kendisine yakın isimlerle birlikte partiden tasfiyesi için düğmeye basıldı. Sık sık "dostlarımızla birlikte iktidar olacağız" diyen Kılıçdaroğlu'nun, bu dostluğa engel gördüğü Baykal'ı ve diğer ulusalcıları gözden çıkardığı belirtiliyor. CHP’ de ki hareketlilik devam ediyor. Cumhur İttifakı'na karşı FETÖ ve PKK'nın da içinde olduğu "dostlar ittifakı" kurmaya çalıştığı bildirildi.
DENİZ BAYKAL YİNE CHP’NİN HEDEFİNDE
CHP'nin HDP, KHK'lılar, PKK'ya yakınlığı ile bilinen STK'lar, marjinal sol gruplar ve LGBTİ'lilerle toplantılarda boy gösterdiği bir dönemde, partideki Atatürkçü kanadın lideri pozisyonundaki eski Genel Başkan Deniz Baykal yeniden hedef oldu.
ZİVANELİ'DEN ŞOKE SÖZLER; KÜRTLERİ, ALEVİLERİ, EZİLENLERİ SEVMEZ
FETÖ'nün verdiği suflelerle açıklamalarda bulunan suç örgütü lideri Sedat Peker, kaset kumpasını benzetilen iddialarla dolaylı yoldan Deniz Baykal'a itibar suikastı düzenledi. Hemen ardından da CHP ile "dostlar" diye tabir edilen gruplar arasında iletişimi sağlayan Zülfü Livaneli sahne aldı. Livaneli iddialarını Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile gizli görüşme ve pazarlık iddialarına kadar vardırdı. Livaneli, "Baykal tipik bir Sünni, sağcı, Ankara politikacısıdır. Kürtleri, Alevileri, ezilenleri sevmez" söyleminde bulunarak ırkçılık algısında bulundu. Baykal'ın yakın çevresinden Livaneli'ye tepki geldi.
BAYKAL NEDEN HEDEFE ALINDI?
Çok uzun zamandır siyaset yaptıktan sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yönetimi tarafından tasfiye edilen CHP’liler, 3,5 yıldır ciddi sağlık sorunları ile mücadele ederken 84 yaşındaki Deniz Baykal'ın tekrar hedef alınmasını bilinçli bir operasyon olarak niteliyor. CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, Türkiye'ye yeni bir tezgan kurulduğunu ve Baykal'ın bu kapsamda hedef alındığını ifadede etti.
‘KÜRT RAPORU’ HAZIRLANDI
KRT Eski TBMM Başkan Vekili Yılmaz Ateş de Livaneli'nin sözleri ile ilgili şöyle açıklamalarda bulundu; ‘SHP ve CHP'de 20 yıl yöneticilik yaptım. Sayın Baykal'ın 'Alevileri, Kürtleri sevmiyorum' sözlerini ne duydum ne de okudum. Ama Sayın Baykal 1975 yılında Demirel hükümeti bütçesi üzerine yaptığı konuşmadaki sözlerinden ötürü yıllarca 'Baykal Kızılbaştır' diye suçlanmıştı. SHP Genel Sekreteri olduğu dönemde Baykal'ın önerisi ve başkanlığında kurulan komisyonun 1989'da hazırladığı 'Kürt Raporu' bugüne kadar ortaya konan en önemli yazılı belgedir. Sayın Ahmet Türk, terör suçlaması nedeniyle 2016 Kasım'da tutuklandığında Mardin'e evine ziyarete gittiği için eleştiri yağmuruna tutulan Baykal olmuştu."
‘CUMHURBAŞKANLIĞI, BAŞBAKANLIK PAZARLIĞI YASAĞIN KALKMASINDAN 2 AY SONRA YAPILIR MI’
Livaneli, siyasi yasaklı olduğu dönemde Erdoğan ile Baykal'ın buluştuğunu, yasağın kaldırılması karşılığında pazarlık yapıldığını iddia etmesine de cevap veren Ateş, "Sayın Tayyip Erdoğan'ın yasağı 22 Aralık 2002'de kaldırıldı. Sayın Baykal ve Sayın Erdoğan'ın Beylerbeyi'ndeki görüşmesi tam 2 ay sonra gerçekleşti. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık pazarlığı, yasağın kalkmasından 2 ay sonra mı yapılır?" ifadelerini kullandı.
GENEL MERKEZ'DEN HİÇ KİMSE ARAMADI
Eski CHP Milletvekili Mehmet Sevigen ise, yaşananlar sonrası Ankara giderek Deniz Baykal'la bir görüşme gerçekleştirdi. Hürriyet'te yer alan habere göre, Sevigen Baykal'ın iddialara çok üzüldüğünü vurgulayarak şöyle söyledi; "Livaneli'nin iddialarına ilişkin, 'Zülfü Livaneli'nin gerçekdışı iddiaları beni ciddi şekilde üzdü. Böyle bir haksızlığa muhatap olduğum için gerçekten çok üzülüyorum' şeklinde bir yorumu oldu. En büyük üzüntüsü ise Genel Merkez'den hiç kimsenin aramaması olmuş. Anlayacağınız en çok vefasızlığa kırgın. Kemal Bey (CHP Genel Başkanı) bir telefon açıp 'geçmiş olsun' dememiş. Kendi geçmişini koruyamayan geleceğe nasıl sahip çıkacak?
‘ZÜLFÜ BEY EN ÇOK PARAYI SEVER, SONRA GÜCÜ SEVER’
Yıllarca bu ülkeye hizmet etmiş seversiniz ya da sevmezsiniz, doğru ya da yanlış. Adam canıyla uğraşıyor; bir de bu davaların gündeme gelmesi daha da üzüyor. Şimdi ben de çıkıp, 'Zülfü Bey en çok parayı sever, sonra gücü sever, fırsat bulursa belediye başkanı, milletvekili, genel başkan olmak ister. Son olarak ise cumhurbaşkanı olmayı ister' desem ayıp olmaz mı? Dost evinde yapılan bir sohbeti ki benim adımı da çok katıyor 'evi' diye, genel kurul toplantısı gibi lanse etmesi de çok yakışıksız. İstanbul İl Kongresinde Ahmet Güryüz Ketenci seçildi. Bizi, 'CHP Kürtlerin ve Alevilerin partisi' diye yaftalıyorlardı. Ketenci'nin seçilmesi Türkiye'nin mozaik partisi olduğumuzu gösterdi. Mezhepçilik yapmadan, kompleks duymadan yolumuza devam edildi."
‘BAYKAL’IN KIZI; BABAM KONULARI DEĞERLENDİRİYOR’
Öte yandan konuya ilişkin konuşan Deniz Baykal'ın kızı Aslı Baykal, "Babam konuları değerlendiriyor, sonrasında bir bilgilendirme olacak" dedi.