Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararı doğrultusunda, Ayasofya'nın cami olarak hizmet vermesi amacıyla AK Parti'de çalışmalar başlatılmıştı.
Söz konusu karar bugün Danıştay'da görüldü. Danıştay, 1934 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile müze yapılan Ayasofya’nın yeniden cami olup olmayacağı yönündeki kararını 15 gün içinde duyuracağını bildirdi.
Bunun yanı sıra Danıştay'dan olumlu yanıt çıkmaması durumunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın devreye girmesi bekleniyor.
Danıştay'dan Ayasofya'nın müze statüsünde kalması gibi bir sonuç çıkması durumunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hazırlanacak.
ATATÜRK'ÜN İMZASI SAHTE MİYDİ?
Yaklaşık 17 dakikalık bir zaman dilimine sığan duruşmada, Ayasofya'nın müzeye dönüştüğü tarihe ait belgedeki Mustafa Kemal Atatürk'ün imzasının sahte olduğuna dair ifadeler söz konusu oldu.
Bununla birlikte duruşma esnasında, o dönemde Soyadı Kanunu'nun bugünküyle benzeşmediği, bu sebeple imzanın Atatürk olarak atılmasının mümkün olmadığı ifade edildi.
"ATATÜRK'ÜN 5 BAKANLAR KURULU'NDA DA AYNI İMZASI VARDIR"
Cumhurbaşkanlığı Avukatı, mahkemenin vereceği karara razı olacaklarını dile getirdi. Sonrasında söz alan Danıştay Savcısı, "Zaman aşımı söz konusu değildir. O tarihte günümüzdeki Vakıflar Kanunu henüz yürürlüğe girmemiştir. Eski mevzuata göre işlem tesis edilmiştir. O tarih itibarıyla işlem hukuka uygundur. Sahte imza konusuna gelince, o tarihte Atatürk'ün 5 Bakanlar Kurulu'nda da aynı imzası vardır." diye konuştu.
SAVCIDAN RET TALEBİ
Danıştay Savcısı, Ayasofya'nın ibadete açılması kararının Bakanlar Kurulu tarafından alınabileceğini savundu ve davanın reddini talep etti.