14.03.2019-22:56 (Son Güncelleme:14.03.2019-22:41)

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnlerine Gireceğiz Demiştik, Girdik, Girmeye Devam Edeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Habertürk TV'nin canlı yayınında Ece Üner ve Veyis Ateş'in sorularını yanıtlayarak önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Show TV - Habertürk TV - Bloomberg HT ortak yayınında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından ön plana çıkan satırlar şu şekilde:

ANKARA, İSTANBUL VE İZMİR'DE ORTAK MİTİNG

Ankara, İstanbul, İzmir mitinglerini yapacağız, Sayın Bahçeli ile Cumhur İttifakı'nın iki tarafı olarak oralarda birlikte olacağız.

VESAYETÇİLER ASLA İKTİDAR OLAMAYACAK

Hep halkımızla içiçe olduk. Hiçbir zaman kibir sahibi olmadık. Tevazu içinde olduk. Bizimle beraber halk iktidarda. Daha önce halkın iktidarı diye bir şey yoktu. Halkçıyım diyerek halkçı olunmuyor. Oy varsa hizmet var demek suretiyle bir büyükşehirin belediye başkanı olacaksın, sonra halkçı olacaksın, böyle halkçılık olmaz. Halkımız bizi aldı buralara getirdi. Biz de halkımızı bu ülkede iktidarın merkezine taşıdık. Bugün vesayetçiler artık kesinlikle iktidarda değil ve olamayacaklar da ama halkımız iktidarda ve iktidar olmaya da devam edecek.

GAZİ MUSTAFA KEMAL ÜLKEYİ BAŞKANLIKLA YÖNETMİŞTİR

Osmanlı'ya kadar gidebiliriz. Bizim getirdiğimiz sistem Osmanlı'dan itibaren çalışan ve daha sonra da gelen siyasetçilerin bu konuda beklendikleri bir zamanlama vardı. Başkanlık sistemini getirmek. Aslında Gazi Mustafa Kemal başkanlık sistemiyle yönetmiştir. Bunu kimse dillendirmiyor.

MERHUM ERBAKAN, TÜRKEŞ, DEMİREL BAŞKANLIK SİSTEMİNİ İSTEDİ

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türkiye'nin demokratik sisteminin en güçlü projelerinden biridir. Bunu Demirel, merhum Erbakan, merhum Türkeş dillendirdi. Türk siyasetinde vesayetçi odaklarla mücadele etmiş bütün siyasilerin yeni bir sistemi talep ettiği olmuştur.

BELEDİYE BAŞKANLIKLARI ASLINDA BAŞKANLIK SİSTEMİDİR

Aslında belediye başkanlıklarına, hele hele büyükşehirlerde bakarsanız, bunlar başkanlık sistemidir. Bunun getirisi ülke, millet için çok çok daha farklıdır, faydalıdır. Bu anında hemen neticesini vermeye başlar mı? Tabii anında bu neticeyi vermeyecek. Sistemler ülkelerde on yıllar alır. Biz şu anda öyle çalışıyoruz ki, dikkat ederseniz kabinem ağırlıklı bürokrat, teknokratlardan oluşan bir kabine değil. Piyasa deneyimi gayet ileri olan arkadaşlarımdan oluşuyor. İstiyoruz ki, bürokratik vesayeti de ortadan kaldırmamız lazım. Bunu başarabilirsek o zaman netice almamız daha da hızlanacaktır. Buradaki hedef daha az bürokrasi, güçlü yürütme, hızlı karar alma imkanıdır.

BEKA MESELESİ YOKSA FETÖ'YÜ, DEAŞ'I, PKK'YI NEREYE KOYACAKSIN

Herhalde terörle mücadelede 40 yılı devirdik. Bu süreç içerisinde çok büyük kayıplar verdik. Asker, polis, sivil vatandaşlarımız var. 40 bini aştı. Türkiye güçlenip, bağımsız adımlar attıkça bir yıpratma savaşıyla hep karşı karşıya kaldı.

Beka savaşında en önemli muhataplar belli. İçeride PKK ile çok ciddi mücadeleler veriliyor. DEAŞ, DHKP-C, FETÖ var. PKK'nın yan kolları YPG/PYD gibi terör örgütleri var. Bu aslında baka mücadelesinin terör koalisyonuna bir tanım getiriyor. Bunlara karşı mücadele verilmemesi düşünebilir mi?

Muhalefet, Türkiye'nin beka mücadelesi diye bir sorunu yok diyor. Peki PKK'yı, PYD'yi, DEAŞ'ı, FETÖ'yü nereye koyacaksın? Bunlar olmadan yaşanan bir Türkiye var mı diyeceksiniz? Ana muhalefetin başındaki zat Türkiye'nin beka sorunu yoktur diyor. Suriye'deki YPG oradan gelip de bizi mi vuracak diyor. Böyle bir yanlış olamaz. Ana muhalefetin başında olacaksın, Türkiye'de YPG tehdidinin olmadığını ve beka sorununun olmadığını ifade edeceksin.

İNLERİNE GİRECEĞİZ DEDİK, GİRDİK, GİRMEYE DE DEVAM EDECEĞİZ

Demokrasi yerelde başlar. Demokrasi genelde başlamaz. Demokrasiyi yerelde hazmedemezsiniz genelde bunu yaşayamaz ve hazmettiremezsiniz. Şu anda hem merkezi yönetimde hem de şu anda Türkiye'nin genelinde kahir ekseriyetinde yerelde de şu anda biz belediye başkanlıklarını elinde tutan bir iktidarız.

Her iki pencereden bakıyoruz hesaba yaparken. Bir defa beka meselesi yok diyerek önümüzdeki gerçeği sulandırmaya karşı bu işin ne kadar ciddi olduğunu dillendirmeye mecburuz. Tehlike sınırımıza kadar dayanmışken kimse bizden susmamızı bekleyemez.

Kimse bize polisini, askerini çek bir kenara, bütün bu Güneydoğu'daki sürdüren korucularımızı çek bir kenara diyemez. Mücadeleyi sonuna kadar vereceğiz. Cudi, Gabar, Tendürek, Kandil'de inlerine gireceğiz dedim, girdik, girmeye de devam edeceğiz.

Benim vatandaşımın huzur bulması lazım. Huzur olmazsa biz huzur bulamayız. İşin üzerine üzerine gidiyoruz. Bu noktada silahlı kuvvetlerimiz, polisimiz, korucularımız ölümüne ölümüne hassasiyeti gösteriyorlar. Kar, kış, bora, fırtına demeden işin üzerindeler. Şırnak'taydım, Hakkari'ye geçtim. Artık halkımın da çok daha farklı bir noktaya geldiğini gördüm. Hakkari'de kar kalkmamıştı, meydan tıklım tıklım doluydu. Kayyumlarla gerçekten oralarda çok çok güzel yatırımlar yapılmış.

KAYYUMLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM

Verdiğimiz paralar Kandil'e değil halka gitmiş. Altyapı, üstyapıya gitmiş. Ankara'da büyükşehir belediye başkan adayı olan Mehmet Özhaseki kardeşim bizim Çevre Şehircilik Bakanımızdı. Bütün o bölgedeki kentsel değişim, dönüşümleri o yürüttü. Şimdi binlerce konutla, altyapıyla buralarda ne yağmur suyu kanalları, ne içme suyu kanalları yoktu.

Şimdi kayyum sistemine geçip bunlar yapıldı. Ben Hakkari'nin afedersiniz caddelerinden atık suların aktığı zamanı bilirim. Benim orada yaşayan vatandaşım bu pisliğe mahkum edilmeye layık mı.

Oradan oy çıksın çıkmasın, biz dedik batıda ne varsa orada olması lazım. Onun için ben kayyum arkadaşlarıma teşekkür ediyorum, işi ciddi tuttular. Şimdi biz bütün bu sınavları başarıyla vermiş olan böyle bir ismi de Mehmet Özhaseki'yi Ankaramıza, başkentimize layık gördük.

EDİRNE'DE YATAN KİŞİ 53 KİŞİNİN ÖLÜMÜNDEN SORUMLU

Şu anda Edirne'de birçok yerde cezaevinde olan bu adamların hepsi bir teröristin tanımı neyse bunlarda o var. Şu izlediğiniz videoda gördüğünüz gibi bir defa bölücü terör eylemlerinden dolayı cezaevinde olan çok daha ileri gidiyorum Diyarbakır'da 53 vatandaşımızın ölümüne neden olan bir kişi var. Şu anda bu Edirne'de cezaevinde. Benim terörist dediklerim bunlar.

Öbür tarafta 'Biz sırtımızı PYD'ye, YPG'ye dayadık' diyor. Bu da eş başkan. Öbürü, 'Bize kaleş uzatanlara şunu yaparız' diyor. Diğeri 'Terörle mücadele yasası kaldırmazsa savaş kapıdadır' diyor. Savaş çığırtkanlığı yapıyor. Türkiye'de Kürdistan var mı? Irak'ın kuzeyinde var. Çok seviyorsan oraya git. Türkiye'de böyle bir bölge yok. Bunların hedefi ülkemizi bölmek. Biz Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü için canımızı vermeye hazırız.

BÖLGEDE TEKRARDAN BİRİNCİ PARTİ OLACAĞIZ

Anayasayı tanımayan bu adamlar cirit atıyor bu ülkede. Ben bunlara terörist diyorum. Bunlara dahi oy verenlere terörist demem.

Biz orada bir zamanlar bir numaralı partiydik. Şimdi yine o noktaya geleceğiz. Bölgede korkuya dayalı oluşmuş bir yapı var. Terör çığırtkanlığı yaparak içeride olduğu halde bölücü terör örgütünün başının heykelini dikecekmiş. Öbür tarafta oyunuzu verirken filancayı hatırlayın diyor.

FETRET DÖNEMİ BİTTİ

Şunu söylemekle bir sinyal verebilirim. Diyarbakır mitingi muhteşemdi. Balkonlarda, caddelerde insanların ilgisi çok çok farklıydı. Gençlik yıllarımda seçim kazanmıştık. O zamanki heyecan neyse oraya dönüş var. Şimdi fetret devri geçti. Şimdi bu devri aslına rücu ettireceğiz. Malatya tek kelimeyle muhteşem. Bölgenin genelini aldığımızda yine oralarda birinci partiyiz. Kürt, Türk, Arap, Çerkez, Laz, Roman diye bir ayırım yok. Biz yaradanı yaradandan ötürü sevdik. Bölgeye gitmeyi çekinmiyoruz ve gideceğiz.

Son Dakika Gündem Haberleri için aşağı kaydırın.


Haber365
bilgi@haber365.com.tr