15.01.2022-12:33 (Son Güncelleme:26.01.2022-15:29)

Cuma Suresi Okunuşu ve Anlamı Nedir?

Kuran-ı Kerim’in 62. Suresi olan Cuma Suresi Medine döneminde indirilmiştir. Yahudileri konu edinen sure on bir ayetten oluşur. Peki, Türkçe ve Arapça okunuşu ne, meali, fazileti ve tefsiri nedir?

Cuma namazı ile ilgili bazı hükümlerin yer aldığı Cuma Suresi, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in ümmetine gönderilmesinin hikmetlerinden de bahsetmekte. İşte Cuma Suresi okunuşu ve meali…

OKUNUŞU

Bismillâhirrahmânirrahîm

1. Yesebbihu lillahi ma fiyssemavati ve ma fiyl'ardıl elmelikilkuddusil-'aziyzilhakiymi

2. Huvelleziy be'ase fiyl'ummiyyiyne resulen minhum yetlu 'aleyhim ayatihi ve yuzekkiyhim ve yu'allimuhumulkitabe velhıkmete ve inkanu min kablu lefiy dalalin mubiynin

3. Ve ahariyne minhum lemma yelhaku bihim ve huvel'aziyzulhakiymu

4. Zalike fadlullahi yu'tiyhi men yeşa'u vallahu zulfadlil'azıymi

5. Meselulleziyne hummiluttevrate summe lem yahmiluha kemeselilhımari yahmilu esfaren bi'se meselulkavmilleziyne kezzebu biayatillahi vallahu la yehdiylkavmezzalimiyne

6. Kul ya eyyuhelleziyne hadu in ze'amtum ennekum evliyau lillahi min duninnasi fetemennevulmevte in kuntum sadikıyne

7. Ve la yetemennevnehu ebeden bima kaddemet eydiyhim vallahu 'aliymun bizzalimiyne

8. Kul innelmevtelleziy tefirrune minhu feinnehu mulakıykum summe tureddune ila 'alimilğaybi veşşehadeti feyunebiiukum bima kuntum ta'melune

9. Ya eyyuhelleziyne amenu iza nudiye lissalati min yevmilcumu'ati fes'av ila zikrillahi ve zerulbey'a zalikum hayrun lekum in kuntum ta'lemune

10. Feiza kudıyetissalatu fenteşiru fiyl'ardı vebteğu min fadlillahi vezkurullahe kesiyren le'allekum tuflihune

11. Ve iza reev ticareten ev lehveninfaddu ileyha ve terekuke kaimen kul ma 'ındallahi hayrun millehvi ve minetticareti vallahu hayrurrazikıyne

MEALİ

Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla

1. Göklerde ve yerde olanların tümü, Melik; Kuddüs; Aziz; Hakim olan Allah'ı tesbih eder.

2. O, ümmîler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp-temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.

3. Ve henüz kendilerine ulaşıp-katılmamış olan diğerlerine de (peygamber gönderilmiştir); O (Allah), üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.

4. Bu, Allah'ın dilediğine verdiği fazl (lütuf ve ihsan)ıdır. Allah, büyük fazl sahibidir.

5. Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu (içindeki derin anlamları, hikmet ve hükümleriyle gereği gibi) yüklenmemiş olanların durumu, koskoca kitap yükü taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allah'ın ayetlerini yalanlayan kavmin durumu ne kötüdür. Allah, zalim bir kavmi hidayete erdirmez.

6. De ki: "Ey Yahudi olanlar, eğer siz, (bütün) insanlardan ayrı olarak yalnızca sizlerin gerçekten Allah'ın velileri (dost ve sevgili kulları) olduğunuzu öne sürüyorsanız, şu halde ölümü temenni edin; eğer doğru sözlü iseniz (bunu çekinmeden yapın)."

7. Oysa onlar, ellerinin öne takdim ettikleri dolayısıyla bunu hiçbir zaman temenni edemezler. Allah, zalimleri bilendir.

8. De ki: "Elbette sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, şüphesiz sizinle karşılaşıp-buluşacaktır. Sonra gaybı da, müşahede edilebileni de bilen (Allah)a döndürüleceksiniz; O da size yaptıklarınızı haber verecektir."

9. Ey iman edenler, cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah'ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.

10. Artık namazı kılınca, yeryüzünde dağılın. Allah'ın fazlını isteyip-arayın ve Allah'ı çokça zikredin; umulur ki felaha (kurtuluşa ve umduklarınıza) kavuşmuş olursunuz.

11. Oysa onlar (kendilerini tümüyle Allah'a ve İslam'a teslim etmeyenler) bir ticaret ya da bir eğlence gördükleri zaman, (hemen) ona sökün ettiler ve seni ayakta bıraktılar. De ki: "Allah'ın Katında bulunan, eğlenceden ve ticaretten daha hayırlıdır. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."


FAZİLETİ

Cuma günleri oldukça sık zikredilen bu sureyle ilgili birçok fazilet bulunmaktadır. Rivayete göre Cuma suresini okuyan kişiye Müslüman şehirlerde Cuma namazına gelen ve gelmeyenlerin sayısı kadar sevap verilir.

TEFSİRİ

Esmâ-i hüsnâdan dört ismin yer aldığı bir tesbih ifadesiyle başlayan sûrede Hz. Peygamber’in gönderilmesinin hikmetlerine değinilmekte, kendilerine Tevrat verilenlerin bu ilâhî emanetin sorumluluğunu taşıyamadıkları belirtilip yahudilerin bazı bencilce iddiaları eleştirilmekte, cuma namazının müslümanlar açısından taşıdığı önem ve bu ibadetin anlamı üzerinde durulmaktadır.

Bazı müfessirlere göre bu sûrede yahudilerin kendileri için övünç konusu yaptıkları şu üç iddia çürütülmüştür: a) Yalnız kendilerinin kutsal kitap sahibi oldukları ve başka bir toplumun içinden peygamber çıkamayacağı, b) Kendilerinin Allah’ın has ve imtiyazlı kulları oldukları, c) Allah’ın kendileri için kutsal bir gün (cumartesi) belirlediği ve müslümanların kutsal kitaplarında ise böyle bir belirleme bulunmadığı (bk. Zemahşerî, IV, 97).

Evrendeki bütün varlıkların Allah’ı tesbih ettiğine ilişkin ifadelerde –önceki sûrenin başında olduğu gibi– yer yer geçmiş zaman fiili kullanılmış; ama Arap dilinde bu zaman kalıbıyla daima geçmişte olup bitme anlamı değil bazan fiilin konusunun gerçekleştiğini kesin biçimde belirtme anlamı kastedildiğinden orada ve benzeri yerlerde bu fiil “tesbih etmektedir” şeklinde çevrilmiştir. Bu ve benzeri âyetlerde ise “tesbih ediyor” veya “tesbih eder” anlamına gelen bir fiil kullanılması, tesbih olgusunun halen devam ettiğine ve böyle sürüp gideceğine özel vurgu yapan bir ifade olarak anlaşılmıştır (Râzî, XXX, 2; “tesbîh” hakkında bk. İsrâ 17/44; bu âyette geçen esmâ-i hüsnâdan “melik, kuddûs, azîz ve hakîm”in anlamları için bk. Haşr 59/22-24).

Haber365
bilgi@haber365.com.tr