Covid-19 hasta yönetimi ve tedavisi rehberi yayınlandı ve bu kapsamda ülkemizde Covid salgınına karşı belirli bir sistem uygulanmaya başlandı. Tedavinin standart bir rutin ile uygulanması başarının tüm ülkede aynı oranda tutulması için büyük öneme sahiptir. Bu alanda nelere dikkat edilmesi gerektiği ile alakalı detayları sizin için eksiksiz bir biçimde derledik. İşte detaylar!
Tedavi Sürecinde Türkiye Başarısını Neye Borçlu?
Covid-19 hasta yönetimi ve tedavisi rehberi kapsamında ülkemizde başarının oldukça büyük oranda olduğunu net şekilde görebilirsiniz. Hatta diğer ülkeler ile kıyaslandığı zaman birçok Avrupa ülkesini ide geri planda bıraktığının dile getirilmesi gerekir.
- Hastalığın yayılma sürecinin hızlanmasının sonrasında halkın mağdur olmaması için temel koşul hastanelerin yeterli olmasıdır. Ülkemizde bu konuda herhangi biri sorun söz konusu olmamıştır. Hatta yoğun bakım yataklarının doluluk oranının sadece %70 seviyesine çıktığı ve bunun sonrasında zamlanın başladığı da fark edilmektedir.
- Fark yaratan tedavi unsuru da diğer ülkelerde yoğun bakım tedavisi olarak uygulanan prosedürlerin ülkemizde teşhis konan ve ağır atlatan tüm hastalara uygulanmasıdır.
- Durumun daha kritik hale gelmesini beklemeden tedavinin başlangıç aşamasında bu tür biri adım atılması elde edilecek olan başarının seviyesini en yüksek dereceye çıkaran detaylar arasında bulunuyor!
Bu tedavi planının hangi detaylara sahip olduğu ile alakalı tüm hususlara en kısa süre içerisinde ulaşmak isteyen ülkelerin ve Dünya Sağlık Örgütü’nün tedavi rehberi ile alakalı bilgilendirme talep ettiğinin de dile getirilmesi gerekiyor.
Salgında Yeni Sahra Hastaneleri Oluşturuldu!
Covid-19 hasta yönetimi ve tedavisi rehberi kapsamında hastane sayılarının yeterli olmasına rağmen ayrıca farklı sahra hastaneleri de kuruldu. İstanbul’un Avrupa ve Asya yakalarında iki farklı hastane hazır bir şekilde beklemektedir. Bu hastanelere salgın döneminde ihtiyaç duyulmasa dahi kişilerin genel manada olumlu bir şekilde sağlık hizmeti alması için sarf edilen bir çaba olduğu devlet yetkilileri tarafından dile getiriliyor. Bunun dışında sağlık turizmi bağlamında da önemli bir merkez olmamız için sunulan fırsatlar arasında kendini gösteriyor.
Salgının Yayılması Nasıl Engelleniyor?
Salgının Çin Halk Cumhuriyeti’nden çıkmasının sonrasında tüm dünyada yayılmasının oldukça kısa bir sürede olması kişilerin özellikle korkmasının en temel sebepleri arasında bulunuyor. Salgının bu derece hızlı yayılması ülkeler arası giriş çıkışların çok yüksek seviyede olmasıdır.
Salgının yayılma hızının düşürülmesi için öncelikle sınırlarımız daha sonrasında da diğer iller arasında giriş çıkışların yasaklanması ana yöntem olarak kullanılmıştır. Bu noktada 1 Haziran itibari ile normalleşme sürecinin başlaması acaba tehlike yeniden ortaya çıkacak mı sorularını da beraberinde getirilmektedir. Salgının yayılmasının engellenmesi için hem sosyal mesafe hem de maske ile dışarı çıkmanız öneriliyor. Hatta bu kurallar olmadan kapalı alanlarda bulunmanız yasaklanmıştır. Normalleşme sürecinin sonuçlarının ne yönde olacağı da merak ediliyor.