30 yıldır Ermenistan’ın işgalinde olan Dağlık Karabağ bölgesinin stratejik noktaların ele geçirilmesiyle Kafkasya’daki denklemde ciddi değişimler olmuştur.Türkiye’de ve dünya medyasının bölgeye ilgilendiren kaynak ihtiyacının karşılanmasında öne çıkmasında önemli bir rol oynayan gazeteci Ceyhun Aşirov’un ifadesiyle söylersek, Ermenistan’ın Kafkasya’da zor duruma soktuğu mağlup halk propagandası bir hiç oldu.
Azerbaycan Türk Ordusu ferasetli bir millet olduğunu Dağlık Karabağ’daki ilerleyişiyle onaylanmış durumda. Ermenistan’ın haince işgalci askerleri korkularından duramadılar, kaçıtılar. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev bir süredir küresel medya düzeninin destek vermesiyle abartılan Ermenistan lobisi ve algı mekanizması yalandan ibaret olduğunu tün dünya duydu.Ermenistan’dan gelen haberlerde ise yenilgiler ve mağlubiyetler bir geri çekilme olarak aktarılmaya çalışılmaktadır. Ancak görünen köy kılavuz istemez diye bir gerçek var. Ermenilerin çatışmaların yaşandığı cephelerde mağlup olduğunu net bir şekilde gözüküyor.
Ermenistan ordusunun başvurduğu yöntemlerden biri ise sivil ve hain katliamlarına devam etmek. 1990’lı yılların başında, başta Hocalı bölgesinde olmak üzere sivil katliamlar yaptılar. Ermenistan, şimdi de cephedeki yenilgilerini örtmek için Azerbaycan’ın Gence şehrine füze saldırıları yapıyor. Şu zamana kadar onlarca sivil bu saldırılarda yaşamını yitirdi. Binlerce ev,iş yeri mahvoldu.
Sıcak savaşın bölgesinin dışında yer alan bu bölgelere yapılan saldırılar aslında uluslararası sözleşmelere göre savaş suçu kapsamında ele alınmalıdır. Ancak daha önce de benzer suçları işlemesine rağmen, Ermenistan devleti, bir yaptırımla yüzleşmeyeceğini bildiği için, benzer suçları tekrar işlemekten kaçınmıyor. Küresel dünyanın sessizliğini bir onay şeklinde değerlendiren Ermenistan’ın sivil yerleşim bölgelerine saldırılarını devam ettirme ihtimali yüksek. Uluslararası toplum sessiz ve mesnetsiz açıklamalarına devam ediyor.
BATI MEDYASI GÖRMEZ,DUYMAZ,BİLMEZ
Küresel düzenin ve politik statüko merkezlerinin taraflı olduğu bir düzlemde, aynı ülkelerin uzantısı konumundaki medyadan tarafsızlık beklemek rasyonel olmasa da, gazetecilik ilkeleri konusunda ciddi vaazlar vermekte tereddüt göstermeyen medya kuruluşlarının tutumları Ermenistan taraftarlığı konusunda bir adım öne çıkmaktadır.
Haber ve uluslararası ajanslarda ‘Türk saldırganlığı’ ifadesine yoğun şekilde görebiliyoruz. Batı medyası sessiz; çünkü konu Türk düşmalığı olunca böyle oluyor. Bu medya ajansları işte bunlar; Rusya’nın Sputnik, Fransa’nın Agence France Presse (AFP) ve France 24, İngiltere’nin BBC ve Reuters ile ABD’nin Associated Press (AP) haber ajansları tarafından sürdürülen genel yayın politikası tehlikeliiçeriklere sahip. Gence saldırısından sonra New York Times, Wall Street Journal ve CNN gibi kuruluşlar saldırıya yer vermediler. Ve asla vermeyecekler.
Batı medyasının tavrı budur; görmedim, duymadım, bilmiyorum. Konu İslam ve Türklük olunca bu medeniyetler katilliğine devam edecek.