Annem Erkek Arkadaşım Olmasını İstemiyor
Anneler, çoğu zaman, çocuklarının yaş dönümlerini ve yaşadıkları psikolojik gerilimleri hissederler; fakat, jenerasyon farkından ötürü, onların büyüdüklerini pek kabullenmezler. Herkes hayata kendi konumundan, psikolojisinden ve tecrübelerinden bakar. Siz anneniz için daima büyümeyen bir bebek gibisinizdir.
Annem erkek arkadaşım olmasını istemiyor diyorsanız, bu genel bir konu değildir ve meselenin köklerine inmek gereklidir.
ANNENİZ NEDEN ERKEK ARKADAŞINIZIN OLMASINI İSTEMEZ?
Genel olarak, anneler kızlarıyla babalara karşı gizli bir kadın ittifakı içine girmektedirler. Babalar kadınların dünyasını tam algılayamadıkları, toplumdaki kültürel kodları değiştiremedikleri ve yetiştirme tarzlarından ötürü kabuklarını kırmakta zorlanmaktadırlar.
Bu anlamda, babalara karşı bir kadın ittifakı oluşsa da zaman zaman annelerle kızları arasında da çatışma olması doğaldır. Çünkü, herkes hayata kendi dünyasından, kendi yaşadığı çağdan bakar. ‘‘Bizim zamanımızda gençler böyle miydi?’’, ‘‘biz seni böyle mi yetiştirdik?’’ vb. ifadeleri sıkça duymanız mümkündür. Bunların sizi kızdırması, incitmesi de hayli doğaldır. Fakat, o noktada yapmanız gereken birkaç ufak taktik vardır, ki onları gerçekleştirdiğinizde anneniz yumuşasın.
‘‘Annemi ben mi yumuşatacağım? O kendi fark etsin.’’ ya da ‘‘ben de yoruluyorum. Biri de beni anlasın.’’ deseniz bile, maalesef aile içinden sevgililerle ilişkilere, sosyal yaşamdan arkadaşlığa, her yerde bir manipülasyon yapılması, bir strateji geliştirilmesi zaten zorunluluktur. Unutmayın ki, ne olursa olsun, en önemli şey ailenizdir. Hele, Türkiye’de yaşayan bir kız çocuğu, bir kadın olarak ailenizden başka hiçbir gerçek sigortanız yoktur. Sevgilinize, erkeklere yapacağınız yatırımı ailenize, özellikle annenize yapmanız daha önemlidir. Hatta, sevgilinizden ve hayatınızdan vazgeçmeden de annenizi etkilemenin yollarını bulabilirsiniz.
ANNENİZDEN ÖNCE KENDİNİZİ Mİ ANLAMALISINIZ?
Annenizle ilgili konuya değinmeden, önce bir başka konuyu açıklığa kavuşturmanız gereklidir. Zira, ‘annem erkek arkadaşım olmasını istemiyor’ diyorsanız, refleksle hareket etmeden önce, neden bunu istemediğini sorgulamalısınız.
Annenizin kişilik yapısını, kendi kişilik yapınızı, ailenizi, yetiştiğiniz ortamı, yetiştirilme tarzınızı, dışarıda sergilediğiniz davranışlarla içinizde gelişen duyguların çatışmasını iyice irdelemeniz gereklidir. Keza, bu sadece anneniz hususunda değil, önce sizin için şarttır.
Eğer, neden bir erkek arkadaşa ihtiyaç hissettiğinizin gerçek nedenlerini ortaya koyamazsanız; beğeniyle, tanışmayla veya yazışmayla vb. içine girdiğiniz ilişki de sonrasında sizi zora sokacaktır. Erkekler sizin hayatınızı cehenneme çevirebilirler; ama, anneniz asla size karşı böyle bir niyetle hareket etmez.
ANNENİZE ERKEK ARKADAŞ FİKRİNİ NASIL KABUL ETTİREBİLİRSİNİZ?
Annem neden erkek arkadaşım olmasını istemiyor, diyorsanız bunun birkaç sebebi olabilir. Bu sebeplere geçmeden önce, annenizin nasıl birisi olduğunu çözmeniz isabetlidir. Peki bu sebeplerden bazıları neler olabilir:
*Anneniz sizin üzülmenizi, özellikle bir erkek tarafından yıpratılmanızı istemeyebilir.
*Anneniz size güvenip, çevreye güvenmiyor olabilir.
*Anneniz babanızla olan ilişkisinden mutsuzdur. Orada istediği verimi alamaz ya da eş olma, aile olma, annelik vb. gibi biçimlenmiş rol kalıplarına alıştığı için, sizi anlayamıyor olabilir.
*Annenizin sizi kaybetme korkusu hissedebilir.
*Annenizin dominant bir karakter taşıyabilir.
*Annenizin, dominant karakteriyle birlikte, anneliği ciddiye alması da korkularını pekiştirebilir.
*Anneniz, konumunun verdiği sorumlulukla üstünüze düşebilir, anaç duygularına engel olamayabilir.
*Anneniz feminist bir dünya görüşüne sahip olup, sizi erkeklere karşı temkinli tutmak isteyebilir ya da feodal bir kafa yapısına sahip olup, onun tanımadığı hiçbir erkekle iletişime girmenizi istemeyebilir.
*Anneniz babanızdan çekindiği için, özgür karar alamayabilir.
*Anneniz sevginizi başkasıyla paylaşmak istemeyebilir.
Annem neden erkek arkadaşım olmasını istemiyor diye düşünüyorsanız, annenizin kişilik yapısını, içinde bulunduğu durumu analiz ettikten sonra, kendi kişilik yapınızı, içinde bulunduğunuz durumu da analiz ederek harekete geçebilirsiniz. Bu noktada, yapmanız gereken şey, annenizle tartışmadan, bazı ufak tüyolarla onu etkileme yoluna gitmektir. Bu etkileme yöntemleri ise şöyledir:
*Annenizle kadın hakları üstüne konuşun. Kadınların da özgür yaşaması gerektiğinden, ailede kadın olmanın öneminden ve zorluklarından bahsedin. Onu anladığınızı hissetsin.
*Bir erkeği beğendiğinizde, biriyle flört ettiğinizde yahut sevgiliniz olduğunda, anneniz bu durumları bilsin. Ona bu konuyu, benim sevgilim var şeklinde asla diktayla belirtmeyin. Beğendiğiniz erkeğin fotoğrafını ona gösterin. Onun fikrini alıyormuş gibi yapın. Onunla esprili bir dil aracılığıyla konuşun. Olaya onu da dahil ettiğinizde, hikâyenin içinden çıkamayacağı ve artık buna alışacağı için, fark etmeden de olsa durumunuzu kabul edecektir.
*Onunla erkekler hakkında konuşun. Erkekler hakkındaki gerçek fikirlerini öğrenin. Fikirleriyle hareketlerinin oluşturduğu etkileşime bakın. Kadınların çoğu fikirleriyle, eylemleri bütünlüklü varlıklar değillerdir. Bu yüzden, eğer sizin erkek arkadaşınızın olmasını istemiyorsa, yine esprili bir yolla, onun da babanızla birlikte olduğunu, her kadının erkeklerle ilişki kurduğunu anlatın. Bu konuları doğal ve samimi bir şekilde, kimseye laf sokmadan konuşmanız gereklidir.
*Erkek arkadaş edinmeden önce, annenize izlediği dizilerden, takip ettiği filmlerden, programlardan yahut çevresinden birkaç erkek modeli gösterin. O modellerin üstüne konuşun. Annenizin erkekler hakkındaki algısını öğrenmeniz, erkek arkadaşınızı seçerken de bu konuyu daha net değerlendirmenize neden olacaktır.
*Eğer, bir erkekten hoşlandıysanız, onu annenizle tanıştırın. Onun numarasını annenize de verin. Bu durum aranızda bir güven bağı yaratacağı için, anneniz o çocuğu daha çabuk kabullenecektir.
*Her konuda en önemli şey, dil, kullanılan kelimeler, cümleler ve üsluptur. Annenizle eğlence, geyik üstüne bir dil kurmayı ya da ona şefkatle sığınarak, üzüntünüzü ve hüznünüzü aktarmayı öğrenmelisiniz. Zira, üzüldüğünüz, hüzünlendiğiniz, acı çektiğiniz, yalnız hissettiğiniz anneniz tarafından fark edilmezse ve aranızdaki meseleleri güç çatışması, kavga etme, gurur yapma gibi inada yönelik alanlara kaydırırsanız asla başarılı olamazsınız. Yine, sinirlenen siz olursunuz.
Annenizle birlikte eğlenmeyi, ona açık davranmayı öğrenmeli; aranızdaki ilişkinin samimiyet ve şefkat odaklı gelişmesine olanak vermelisiniz. Meseleleri, o fark etmiyorsa bile, sizin ona bunu fark ettirmeniz önemlidir.