09.05.2020-14:14 (Son Güncelleme:09.05.2020-14:59)

Anneler Günü'nde Annenizle Beraber İzleyebileceğiniz Filmler

Yarın en kıymetlilerimiz annelerimizin günü... Coronavirüs pandemisi nedeniyle sokağa çıkamayan ve annesini nasıl mutlu edeceğini düşünenler için annelerinizle izleyebileceğiniz "anne sevgisi" temalı filmleri listeledik.

Yarın bizi her koşulda karşılıksız seven, merhametin simgesi, yaşam kaynağımız annelerimizin günü... Değerini bilen için bir gün değil her gün anneler günü olsa da hala anneniz yanınızda ise kendinizi çok ama çok şanslı hissedin ve onları mutlu edin. Biz de coronavirüs nedeniyle sokağa çıkma kısıtlaması olan şu günlerde evde annesiyle beraber hoşça zaman geçirmek isteyenler için teması "anne fedakarlığı" ve "anne sevgisi" olan filmleri listeledik. İşte o filmler...

ÖZEL BİR GÜN (2016)

Garry Marshall'ın yönettiği filmde, Anneler Günü yaklaşırken birbirinde farklı kişiler ve kuşaklar, kendi hayatlarıyla ilgili değişik süreçlerden geçmektedir. Kısa süre önce boşanmış 2 çocuk annesi Sandy (Jennifer Aniston), eşinin kendisinden çok daha genç bir kadınla evlenmesiyle de ayrıca sarsılmıştır. Bradley (Jason Sudeikis) 16 yaşındaki kızına hem babalık hem de annelik yapmanın zorluklarıyla karşılaşırken, ünlü bir yazar olan Miranda (Julia Roberts) tüm başarısına rağmen kızı Kristin'i (Britt Robertson) daha bebekken evlatlık vermek zorunda kaldığı gerçeğiyle yaşamaktadır. Kristin ise evlilik arifesinde annesini bulmaya karar verir. Ailesiyle arası çok iyi olmayan Jessie (Kate Hudson) ise bunu düzeltmesi gerektiğini yavaş yavaş kabul etmeye başlar. Bütün bu hayatlar Anneler Günü'nde bir şekilde birbirine bağlanacaktır.

SHERRYBABY (2007)



Maggie Gyllenhaal'in başrolünde bulunduğu filmde, Sherry Swanson üç yıl süren hapis cezası ardından New Jersey’deki evine döner. Genç kızı ile sağlıklı bir ilişki kurmaya çalışırken aslında geride bıraktığı hayata dönmenin, planladığından çok daha zor olacağını keşfeder. Uyuşturucudan uzak durmak ve kızı Alexis ile huzurlu bir düzen kurmak hiç kolay değildir. O ne kadar iyi niyetli olursa olsun aslında etrafı içine içine batacak cam kırıkları ile doludur.

ANNEMİN ŞARKISI (2014)

Erol Mintaş'ın ilk uzun metrajlı filminde, yaşadıkları köyden mecburen İstanbul'a göçen bir anne-oğul yerleştikleri Tarlabaşı semtinden de kentsel dönüşüm projesiyle çıkmak zorunda kalırlar. Ali, annesi Nigar'ın durumunun gittikçe kötüleştiğini görür. Bir gün köye geri dönmek üzere eşyaları toplayan Nigar, bir gün de kendini İstanbul'un sokaklarında gezerken bulur. Öte yandan da Ali'ye komşularının köye döndüğü konusunda ısrar eder. Ali, annesini mutlu etmek için onu yanından ayırmaz ve sürprizler yapar. Onun rüyalarına giren şarkının peşine birlikte düşerler. Bu sırada kız arkadaşı Zeynep, Ali'nin çocuğuna hamiledir. Ancak Ali'nin içinde bulunduğu durum, babalık haberiyle birlikte iyice zorlaşır.

THE DEEP END OF THE OCEAN (1999)



Jacquelyn Mitchard’ın romanından beyazperdeye uyarlanan filmde, sıradan bir anne olan Beth Cappadora’nın yaşadığı hayat bir uçuruma sürüklenmek üzeredir. Ancak ailesinin tüm sorunlarını tek başına üstlenen, ailesine bağlı fedakâr annenin olacaklardan haberi yoktur. Bir gün bir otelde toplantısı olan Beth, çok sevdiği üç çocuğunu alarak yol alır. Kargaşanın orta yerinde henüz üç yaşında olan küçük oğlu Ben, gözden kayboluverir. Arama sonuçları hiçbir şekilde cevap vermez. Ben, yitip gitmiştir.

MOTHER AND CHILD (2009)



Rodrigo García tarafından yazılıp yönetilen filmde, bir sağlık çalışanı olan Karen (Annette Bening) 14 yaşındayken doğurduğu kızını evlatlık vermiştir. Bu yapmış olduğu şeyin vicdan azabı nedeniyle çevresiyle sıkıntı yaşayan acımasız, sert bir karaktere bürünmüştür. Lucy (Kerry Washington) ise evli fakat çocuk sahibi olamadığı için evlatlık almayı plânlayan 20 yaşında bir kadındır. Elizabeth (Naomi Watts), güzel ve bunun farkında olan başarılı ve zeki bir avukattır. Patronuyla (Samuel L. Jackson), komşusu ve kocasıyla (Carla Gallo ve Marc Blucas) ilgili sorunları halletmek ve onları kontrol etmek için genelde cazibesini kullanmaktadır. Bu üç kadının hayatları kırk yıl kadar sonra annelik kavramıyla kesişir.

BURADAN ÇOK UZAKTA (1999)



Wayne Wang tarafından yönetilen filmde, Ann ve Annesi Adele, 20 yıllık bir Mercedes ile yeni hayatlarına doğru yola çıkarlar. İstikamet bir hayaller kasabası olan Beverly Hills'dir. Wisconsin'de eski yaşadıkları yer olan boğucu ve bunaltıcı Bay City'den bir uzaklaşmadır bu. Geleceklerine kendi başlarına yön verebilecekleri bir yere yerleşmeyi hayal etmektedirler. Aralarındaki fazlasıyla samimi ancak temelde çatışmalı ilişki ise, hayattan farklı şeyler bekleyen iki insanın hayata karşı garip konumlanmasıdır. Anne-kız, yeni bir hayata başlamanın eşiğindedirler.

JOY (2015)



David O. Russell'ın yönettiği filmde, tek başına 3 çocuğuyla ayakta kalmaya çalışan Joy Mangano'nun hikayesi anlatılıyor. Aşk acısı, ticaret hayatının zorlukları ve maddi sıkıntılarla yüzleşen Joy, yine de ayağa kalkıp büyük işler başarmanın yollarını arayacaktır.Filmde Jennifer Lawrence, Bradley Cooper ve Robert De Niro rol alıyor.

Haber365
bilgi@haber365.com.tr