Ankara'da belediyenin 2 bin direkten gelir elde edememesi 1 milyar TL'lik kayba yol açtı!
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde, kendi idaresinde bulunan aydınlatma alüminyum direklere asılan reklam afişleri üzerinden 3 yıldır beklenen gelir elde edilememesi gündeme bomba gibi düştü. Belediyenin 2 bin direkten gelir elde edememesi, 1 milyar TL'yi bulan bir kaybın yaşandığına işaret ediyor.
Son yıllarda belediyelerin gelir kaynakları arasında reklam gelirleri önemli bir yer tutuyor. Ancak Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin idaresinde olan 2 bin adet aydınlatma alüminyum direğe asılan reklam afişleri konusunda ciddi bir sorun yaşandığı ortaya çıktı. Belediyenin 3 yıldır bu direklerden herhangi bir gelir elde edememesi dikkat çekerken, bu durum 1 milyar TL'yi aşan bir kayba işaret ediyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından yapılan kiralama işlemlerinde Başkent'teki aydınlatma direklerinin reklam amaçlı kullanımına ilişkin şaşırtıcı bir yolsuzluk iddiası gündeme geldi. Ortaya çıkan sözleşmeler, toplamda 1 milyar TL'yi bulan bir yolsuzluk ve kayıp miktarını gözler önüne serdi.
Söz konusu sözleşmelerin incelenmesi sonucunda, aydınlatma direklerinin reklam amaçlı kullanımı için yapılan kiralama işlemlerinde ciddi usulsüzlüklerin olduğu ortaya çıktı. Bu usulsüzlüklerin sonucunda 1 milyar TL'yi aşan bir miktarın belediye ve şirket kasalarından çıktığı belirlendi.
"64 yaşındayım, bu yaşıma kadar haram yemedim. Bu yaştan sonra haram yemeye de yedirmeye de niyetim yok" diyen ve milyarlarca lira seçim harcaması yapan ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın Başkent'teki aydınlatma direklerindeki reklam panolarında direk tahsis ücreti almayarak ve usulsüz kullanımlar yoluyla Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin 1 milyar TL'ye yakın kamu zararına uğramasına neden olduğu ortaya çıktı. Öte yandan Yavaş yine başka bir konuşmasında, "Yavaş: Hangi dönemde olursa olsun yetimin malını yedirmeyeceğiz bu konuda kararlıyız" ifadelerini de kullanmıştı.
Başkent'teki elektrik direklerinin reklam amaçlı kullanımı için üç yıl önce Ankara'nın elektrik dağıtım işlerini yürüten Enerji-SA tarafından gerçekleştirilen bir ihale, şaibeli uygulamalarla gündeme geldi. İhale, sadece galvanizli direklerin reklam amaçlı kullanımını kapsıyordu ve bu süreçte Ankara Büyükşehir Belediyesi Emlak İstimlak Daire Başkanlığı'ndan alınması gereken izin yetki belgesi şartı öne çıktı. Ancak Emlak İstimlak Dairesi Başkanlığı, birçok firma başvurusuna rağmen izin yetki belgesi vermeyerek dikkat çekici bir tutum sergiledi. İstanbul'dan gelen bir firma ise bu ayrıcalıktan faydalanarak ihaleye katıldı. Şaşırtıcı bir şekilde, bu yetki belgesi, asıl yetkisi olmayan Fen İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından İstanbul firmasına verildi. Bu durum, Ankara'da faaliyet gösteren yerel firmalara tanınması gereken fırsatların dışında bir avantaj sağlandığını ortaya koydu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın "Her zaman Ankaralı firmalarla çalışacağız" sözü ise bu olayın ardından sorgulanır hale geldi. Belediye kaynaklarının ve ihale süreçlerinin adil ve şeffaf bir şekilde yönetilmesi gerekliliği bir kez daha gündeme gelirken, kamuoyu bu tür şaibeli uygulamaların soruşturulmasını ve sorumluların hesap vermesini talep ediyor.
10 bin direğin kullanım karşılığı ödenmedi
Ankara'da bulunan aydınlatma direklerinin kontrolü Ankara Büyükşehir Belediyesine ait olmasına rağmen son üç yılda yaşanan daire başkanlığı değişiklikleri ve usulsüzlükler gündeme oturdu. Özellikle imar ve şehircilik daire başkanlığında yaşanan sık sık değişen kadrolar, belediye içindeki denetim ve yönetim sürekliliğini zorlaştırdı. Ödenmemiş direk tahsis ücreti, belediyenin gelir kaybı ve kamu zararı boyutunu gözler önüne serdi. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin İlan Reklam Yönetmeliği'ne göre, reklam amaçlı kullanılan elektrik direklerine tahsis edilen ücretin ödenmemesi büyük bir sorun teşkil ediyor. İstanbul firması, 10 bin direğin kullanımına karşılık gelen tahsis ücretini ödemediği için, yıllık olarak Ankara Büyükşehir Belediyesine ödenmesi gereken milyonlarca lira tutarındaki gelir kaybı yaşandı. Ayrıca, belirlenen direkler dışındaki direklerin de kullanılması ve bu durumun göz ardı edilmesi, belediyenin iç işleyişindeki ihmali ve usulsüzlüğü açığa çıkardı. Büyükşehir Belediyesi kanunu ve gelir ücret tarifesine aykırı bir şekilde, ana arterlerde bulunan ve belediyenin tasarrufunda olan alüminyum eğik direklerin de firmaya verilmesi, kamuya ait varlıkların rant amaçlı kullanılmasına ve kamu zararına neden oldu.
Ankara halkının milyonlarca lira değerindeki varlıklarının usulsüz bir şekilde kullanılması ve belediye içindeki denetim mekanizmalarının zayıflığı, şehrin kaynaklarının etkin ve verimli bir şekilde yönetilmediğini gösteriyor. Bu durum, belediyenin iç işleyişinde köklü bir reform ve şeffaflık talebini beraberinde getiriyor.
Sözleşme maddelerine uyulmadı
Sözleşmede açık bir şekilde belirtilmiş olan maddeye rağmen, kiralanacak direklerin sadece "Galvanizli Aydınlatma Direkleri" olacağı ve bu kapsam dışında kalan direklerin kullanılamayacağı vurgulanmıştır. Ancak, gerçekleşen usulsüzlükler ve ihmaller sonucunda bu kuralın ihlal edildiği ve işlerin yapıldığı belirlenmiştir.
Firmanın reklam satış fiyatına göre her biri 500 TL'den bir direğe asılabilen arkalı-önlü 4 reklamla 2 bin TL alındığı bilinmektedir. Bu durumda, 2 bin aydınlatma direğindeki reklam geliri yıllık hesaplandığında 104 milyon TL'ye karşılık gelmektedir. Firmanın üç yıldır bu direklerin kullanımında elde ettiği gelir ise 312 milyon TL'yi bulmaktadır. Ancak, bu gelirin Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne herhangi bir kira bedeli veya direk tahsis ücreti olarak geri dönmediği belirtilmektedir.
Bu noktada, yaklaşık 1 milyar TL'lik kaybın nereye gittiği ve kimlere verildiği henüz net bir şekilde açıklığa kavuşmamıştır. Ancak, yapılan usulsüzlüklerin ve ihlallerin, belediyenin kaynaklarını etkin ve şeffaf bir şekilde yönetememesinden kaynaklandığı ortaya çıkmaktadır. Bu durum, kamu zararının ve usulsüzlüklerin incelenmesi ve gerekli adımların atılması gerekliliğini göstermektedir.