ABD, 34 gemiden oluşan donanmasını Ortadoğu’ya gönderdi. ABD'nin Ortadoğu'daki askeri varlığı son haftalarda belirgin şekilde arttı ve bu durum, bölgedeki siyasi ve askeri gerilimlerle doğrudan bağlantılı. Özellikle Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye'nin 31 Temmuz'da Tahran'da İsrail tarafından düzenlenen bir suikast sonucu öldürülmesinin ardından Washington, İsrail'e destek sağlamak ve bölgedeki çıkarlarını korumak amacıyla geniş çaplı bir askeri tahkimata girişti. Bu tahkimatın merkezinde ise ABD donanmasının deniz kuvvetleri yer alıyor.
34 savaş gemisi gönderildi
Yeni Şafak’ta yer alan habere göre; ABD donanmasının halihazırda fiili görevde bulunan 34 savaş gemisinin Ortadoğu bölgesinde veya yakınında konuşlandırıldığı belirtiliyor. Bu gemilerin konuşlandığı stratejik bölgeler arasında Akdeniz, Kızıldeniz, Umman ve Basra Körfezi bulunuyor. Bu bölgelerdeki yoğun askeri varlık, ABD'nin müttefiki İsrail'i koruma amacı taşıyor ve aynı zamanda bölgedeki potansiyel tehditlere karşı caydırıcılık sağlamayı hedefliyor.
Ortadoğu'daki en dikkat çekici askeri varlıkların başında uçak gemisi görev grupları geliyor. Abraham Lincoln Uçak Gemisi Görev Grubu'nun Umman Körfezi'ne girmesi bekleniyor. Bu uçak gemisi, bölgedeki operasyonel kapasitenin önemli bir parçasını oluşturuyor. Bunun yanı sıra, Theodore Roosevelt Uçak Gemisi Görev Grubu da Umman Körfezi'nde konuşlanmış durumda. Roosevelt'e eşlik eden güdümlü füze destroyerleri USS John S. McCain ve USS Daniel Inoue de bölgedeki deniz varlığını güçlendiriyor.
ABD donanmasının stratejik gücünü artıran bir diğer unsur ise nükleer füze taşıyan denizaltılardır. USS Georgia adlı denizaltının Akdeniz'de bulunduğu biliniyor. Nükleer kapasiteli bu denizaltı, bölgedeki stratejik dengeleri değiştirebilecek bir unsur olarak öne çıkıyor.
ABD bölgedeki varlığını güçlendirdi
ABD'nin Doğu Akdeniz'deki varlığı da oldukça güçlü. USS Wasp, USS Oak Hill ve USS New York adlı üç amfibik saldırı gemisi, bu bölgede konumlanmış durumda. Bu gemiler, büyük ölçekli askeri operasyonlar için önemli bir kapasite sunuyor. Bir şehir büyüklüğünde olan bu gemiler, saldırı helikopterleri, yüzlerce asker, zırhlı araç ve mühimmat taşıma kapasitesine sahip.
ABD'nin Ortadoğu'daki bu geniş çaplı askeri varlığı, bölgedeki jeopolitik gerilimlerin artmasına neden oluyor. Özellikle İsrail ile İran arasındaki tansiyonun yükseldiği bir dönemde, ABD'nin bu askeri güç gösterisi, hem İsrail'e güçlü bir destek mesajı veriyor hem de bölgedeki diğer aktörlere karşı caydırıcı bir uyarı niteliği taşıyor. ABD donanmasının bu geniş çaplı yığınağı, Ortadoğu'da potansiyel çatışma senaryolarına karşı hazırlıklı olma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Bu askeri tahkimat, Washington'ın bölgedeki nüfuzunu artırma çabalarının bir yansıması olarak görülebilir. Ayrıca, bu yoğun askeri varlık, bölgede olası bir kriz durumunda ABD'nin hızlı ve etkili müdahale kapasitesini göstermesi açısından da kritik öneme sahip. Hem deniz hem de hava unsurlarıyla desteklenen bu güç, ABD'nin Ortadoğu'daki askeri ve stratejik çıkarlarını korumak için hazır olduğunu gösteriyor.