4 yıl toprak altında kaldıktan sonra olanlara inanamayacaksınız!
İnsanların arka bahçelerinde buldukları 10 garip şeyi sizler için derledik. İşte insnaları hayrete düşüren şeyler...
Mack Reed yeni satın aldığı evin arka bahçesinde çalışma yaptığı esnada, jakuzili havuzun altında bulunan bir kısmı gizli, bir kısmı açık kasaya takılarak tökezledi. Aslında asıl amacı bu jakuzi için güneş panelleri kurmaktı. >Reed burayı kontrol etmesi amacıyla bir teknisyen çağırdı ve bir çanta içerisine doldurulmuş halde beyaz madde buldu. Ayrıca burada yaklaşık olarak 60 kadar şişelenmiş halde zararlı madde ile içerisinde başka tür beyaz madde bulunan mühürlü bir çanta da vardı.
4 yıl toprak altında kaldı
Reed önce beyaz madde satarak yeni açmayı düşündüğü mobil resim oyun web sitesi için kullanabileceğini düşündü. Fakat daha sonra içini bir endişe kapladı. >Bu nedenle bunları saklayan kişinin geriye isteyebileceğini düşündü ve beyaz maddleri aracına koydu. Daha sonra LAPD’ye haber verdi ve LAPD, Reed’in evine gelerek beyaz maddelere el koydu. Haron Bente, sıcak bir Mayıs ayında öğleden sonra evde bulunduğu esnada evinin arka bahçesinde garip sesler duydu. Bente, bu sesin nedenini araştırmaya koyuldu. Ardından yüzme havuzunda sekiz metrelik bir timsahın bulunduğunu fark etti.
Hikayesi çok ilginç
Bunun üzerine derhal eşini çağırdı ve timsahın iç avluda pençeleriyle bir delik açarak bahçeye girdiğini gördüler. Timsah kendisini izleyen iki kişiyi görmesi üzerine havuzdan çıkmak istedi fakat bunu başaramadı. Daha sonra haber verdikleri görevli ekip tarafından timsah havuzlarından çıkarıldı ve çift rahat bir nefes aldı. >1978 yılı şubat ayında iki çocuk bahçede çamur ile oynadıkları esnada toprağın altında bir şey olduğunu gördüler. Yetkileri çağıran aile yerin bir metre altında gömülü 1974 Ferrari ile karşılaşınca şaşkınlık yaşadı. Aracı toprağın altına gömen kişi Ferrari’yi havlu ve bantlar kullanarak sanki geri alacak gibi mumyalamıştı. Ferrari Dino 246 GTS 4 yıl boyunca toprak altında gömülü kaldıktan sonra ortaya çıkartıldı. Hikayesi ise çok ilginç.
1974 yılında Ferrari Dino 246 GTS alan kişi 1 yıl sonra çalındı ihbarı yapıyor, işin aslı ise sahte çalıntı ihbarı ile Ferrari Dino 246 GTS'den yüklü miktarda sigorta parası almak. Sigorta şirketinin dedektifleri sayesinde 4 yıl sonra toprak alında bulunan Ferrari Dino 246 GTS önce 5 bin dolara bir tamirci o tamirci tarafından da 9 bin dolar karşılığında başka bir tamirciye satılmış. Aracın buraya nasıl geldiği ve ne şekilde gömüldüğü ortaya çıkarılamadı. Uzmanlara göre otomobil burada yalnızca bir kaç ay süreyle gömülü şekilde kalmıştı.
Stephan Davis kendisine ait ev ve bulunduğu yer ile ilgili yaptığı araştırmalarda, MÖ 2500 yılına kadar uzanan Tunç Çağı’na ait bilgiler buldu. Amatör belgelerde yaptığı araştırmalar sonucunda bahçesinde bulunan bir taşın, MÖ 1170 yılına ait olduğunu keşfetti. Evinin ve taşın bulunduğu arazi ile ilgili kayıtlar 14’üncü yüzyıla dayanıyordu. Ayrıca arazi ile ilgili bir vergi belgesi de 1636 yılına aitti. Stephen, Davis isimli arkadaşıyla birlikte bu araştırmaları yapmıştı ve çevresi sarmaşıklar ile kaplı olan bir taşın bu kadar eski olabileceğini düşünmemişlerdi. Bulunan bu taşın Tunç Çağı’ndan kalma ve bir mezarı işaret ediyor olabileceği düşünülmektedir.
Kitchener kardeşler evlerinin arka bahçesinde solucan aramak amacıyla kazı yapıyorlardı. Bu esnada toprağın altında buldukları mavi renkteki bir nesne, kafaları kadardı ve ilginç bir şekilde parlıyordu. İlk başta kardeşler, bu nesnenin bölgeye düşen bir göktaşı parçası olduğunu düşündüler. Ancak Profesör Phil McCausland, bulunan bu nesnenin eğer bir göktaşının parçası ise çok daha koyu renkte olması gerektiğini açıkladı. Ayrıca göktaşı parçalarının toprağın zeminine yakın alanlarda bulunabileceğini söyledi. Ardından Gary Winkler isimli bir mücevher uzmanından nesneyi kontrol etmesi istendi. Winkler yaptığı incelemede bu nesnenin kesinlikle bilinen herhangi bir tür mücevher olmadığını açıkladı. Ayrıca nesnenin doğal kökenli bir şey olduğunu ve kasten gömüldüğünü iddia etti. Bulunan nesne gizemini korudu ve kardeşler buldukları bu nesneyi satmayı planladıklarını açıkladılar.
Zwick ailesi evlerinin arka bahçesinde demir kapakları bulunan ve açılabilen kapının altında ne olduğuna bakmak konusunda yaklaşık olarak on yıl kadar süreyle tereddüt etmişlerdi. Bu süre sonunda burayı kontrol etmeye karar veren aile üyeleri, demirden kapağın sığınağa açılan bir kapı olduğunu gördüler. Sığınak, Soğuk Savaş yıllarında yapılmıştı ve sular altında bulunuyordu. Sığınakta yaptıklara araştırmada bozulmuş durumda kuru üzüm, şeker gibi gıdaları buldular. Ayrıca gizli zula bölümlerinde yaptıkları araştırmada kağıt havlu, mum, bir telefon rehberi ile birlikte bir bahçe hortumu da buldular.
Kaliforniya'nın Yuba City şehrinde yaşayan ailenin köpeği toprak çömlekler buldu ve aile durumu polise bildirdi. Polis ve antropologlar birlikte yaptıkları araştırma neticesinde, toprak çömlekler içerisinde bulunan kemiklerin bir dini ritüel ile gömülmüş kişilere ait kemik kalıntıları olabileceğini değerlendirdi. Bu değerlendirmenin nedeni ise, yapılan kazıda aynı alanda çeşitli bebek figürleri ile tanımlanamayan bazı ilginç nesnelerin bulunuyor olmasıydı. Köpeğin sahibi Nathaniel Oberman, ilk başta köpeğinin bulduğu porselenden bir bebek başını gördüğünde çok endişelenmediğini fakat yaptığı küçük bir kazı sonucunda kafatası kemiklerine rastladığı anda durumu polise haber verdiğini belirtti. Oberman'da polisin yaptığı kazı sonucunda pala ve sikke bulunduğunu doğruladı. Ancak gömülen kişilerin kim oldukları hala sırrını korumaya devam etmektedir.
Iowa'da John 2010 yılında iki erkek çocuğu ile birlikte evlerinin arsası içerisinde kalan ormanlık alanda böğürtlen toplamaya çalışıyordu. John bu esnada toprakta gördüğü ve bilyeye benzeyen nesneye yaklaştığında bunun aslında bir kemik olduğunu gördü. Hemen bu alanı kazmaya başladı ve dört metrelik bir femur (uyluk kemiği) olduğunu keşfetti. Haber verilen olay neticesinde bulunan kemik Iowa Üniversitesi tarafından incelendi ve bulunan bu kemiğin Buz Çağında yaşamış yünlü bir Mamut'a ait olduğu belirlendi. Ayrıca yine bu arazide yapılan arama neticesinde Mamut'a ait ayak ve kaburga kemikleri de bulundu. Lowa'da her ne kadar Mamut kemiklerinin bulunması alışıldık bir durum olsa da, bir bütün olarak Mamut iskeletinin bulunması oldukça sıra dışı bir durumdu. Fakat Mamut'un kafası hala kayıptır.
New York'ta bulunan Hyde Park'ın arkasındaki evin göleti tadilat edildiği esnada büyük bir kemik bulununca, bu alan tam bir kazı alanına dönüşmüştü. Aslında tadilatı yapan Larry Lozier, bunun bir inek kemiği olduğunu düşünüp, kamyonetinin arkasına koymuş ve bu kemikle birkaç gün boyunca gezmişti. Fakat kemik üzerinde Dr Christopher R. Lindner inceleme yaptığında bunun bir Mamut'a ait olabileceğini düşündü. Fakat burada yapılan kazılarda bir leğen kemiği ile alt omurlar bulunduğunda bunun Mastodon isimli file benzeyen ve nesli tükenmiş hayvana ait olduğu anlaşıldı. Dokuz metre boyundaki Mastodon'un on iki bin yıl kadar önce çamura saplanarak gölette öldüğü düşünülmektedir. Tüm kemiklerin bulunmasının ardından, Mastodon bir müzede sergilenecektir.
Çit direkleri için yeterince derin çukurlar oluşturmaya çalışan Ken Sauve, bu esnada bahçedeki kemikleri keşfetti. Kemiklerin bir hayvana ait olabileceğini düşünen Ken, bu kemikleri unuttu. Tekrar hatırlayıp bir ara eşi Nicole'e bu konudan bahsettiğinde ise alanı kazdılar ve kazı sonucunda Aborjinli bir kadına ait olduğu belirlenen yaklaşık 400 yıl kadar önce gömülmüş kemikleri buldular. Adli antropolog Michael Spencer tarafından yapılan araştırmalarda kadının 1600'lü yıllarda yirmili yaşlarda olduğu öğrenildi. Kemikleri bulunan kadının iskeleti ve çenesinde yapılan araştırmalar sonucunda ise, kadının yaşamak için avlanmak zorunda olan bir toplulukta yaşadığı belirlendi. İlginç olan ise arka bahçelerinde mezarlık bulan Sauve ailesi, mezarlardaki iskelet ve kemikleri araştırmak üzere kendi ceplerinden bir arkeolog tuttular ve araştırma yapılmasını sağladır. Sonuç olarak ailenin cebinden yaklaşık olarak 5 bin dolar kadar bir bedel, araştırma için çıkmış oldu. Bulunan iskelet daha yakındaki bir mezarlığa taşınırken, İl Meclis üyesi Bob Bailey, çiftin maddi zorluklar arasında ödediği paranın tazmini için tasarı oluşturdu.
