Rusya-Ukrayna arasında çıkan savaşın sebebiyle akıllara '3. Dünya Savaşı başlayacak mı?' sorusu gelmekte. Dünya, Rusya'nın topyekün bir savaş başlatmasından korkarken, Rusya ise özellikle böyle bir durumun söz konusu olmadığını vurguluyor.
Dünyada etkili olan iklim krizi ve artan sıcaklıklar, uzmanların 3. Dünya Savaşı ile ilgili yüzünü başka yöne çevirmesine sebep oldu.
İklim krizi ana nedelerden biri olsada, bunun yanı sıra başka bir tehlike daha dünyayı sinsi bir şekilde bekliyor. O da temiz su kaynaklarının tükenecek olması.
Su kıtlığı ve su güvenliğinin olmaması zaten şu anda bile dünya çapında çatışmaların olmasına sebebiyet veriyor. Küresel Su Ortaklığı Genel Sekreteri Dario Soto Abril, su güvenliğinin ulusal bir problem haline gelmesi gerektiğini vurguladı.
'Su meselesi ulusal toplumun meselesi'
Özel bir İngiliz gazetesine konuşan Abril, 'Geçim kaynakları, ekonomik kalkınma ve sürdürülebilir tarım ile ekosistem için yeterli erişime sahip olma açısından su güvenliği büyük öneme sahip, lakin su meselesi ulusal toplumun meselesi' açıklamasında bulundu.
Ekstradan ise Abril, su güvenliğinin olmamasının ekonomik belirsizlik yarattığını söyledi. Çünkü suyun tarım ve imalatın kırmızı çizgisi olduğunu söyledi. Bu sebepten ötürü su eksikliği çeken bir ülkenin ekonomik alım gücü de haliyle düşüş yaşayacaktır.
Temiz su eksikliğinin toplumlar arasında çatışmalara yol açacağına ve büyük popülasyonlarda daha da büyük kriz yaratacağı düşünülüyor.
Abril konuşmasını şu şekilde devam ettirdi, 'Eğer insanlar alanlarında su güvenliği bulamazsa, Avrupa ve ABD gibi büyük yerlere göç etmek isteyecekler. Bu da başka bir sıkıntıyı beraberinde getirecek' açıklamasında bulundu.
İnsanlar haftalarca susuz kaldı
Abril Suriye'de yaşanan çatışmalara örnek göstererek Şam kuşatmalarından birinde insanların haftalarca susuz kaldığını söyledi.
Geçtiğimiz ay ise bir kriz yılları çatışmalarla geçen Hindistan ve Pakistan arasında meydana geldi. İki ülke arasında geçtiğimiz ay yaşanan gerilim iki ülke arasındaki Indus Nehri'nde kriz yaşanmasına sebebiyet verdi.
Diplomatlar sorunların çözüm bulunması için masada buluşmayı düşünürken, Hindistanlı bir kanal nehrin Pakistan'a giden kolunun suyunun kesilmesi çağrısında bulunmuştu.