21. yüzyılın en yaygın vebası: Narsizm!
Kendini beğenmek, öz güvenli olmak iyidir, kendimizi olduğumuz gibi kabul buyurmuşsak bu kabul edilebilir hatta istediğimiz bir şeydir. Ancak bunun hastalık boyutuna ulaştığı, yani kişinin kendisinin fanatiği olduğu, ben merkeziyetçi davrandığı ve bencil davrandığı günümüzün en yaygın hastalıklarından narsistliği sizler için derinlemesine inceledik. Detaylarını haberimizde ulaşabilirsiniz…
Son yılların en önemli meselesi haline geldiği narsist erkekler ve daha az sayıdaki narsist kadınlar çoğaldılar mı, görünür mü oldular yoksa yeni dünya onlara "Gün sizin gününüz, kim tutar sizi" mi dedi. Büyük ihtimalle hepsi. Hızlı yaşanan, hızlı tüketilen, imajın her şey olduğu, yeni ve derinliksiz dünya…
Narsizm, kendini beğenmeden var olamama, daha fenası başkalarının beğenisine mecbur olma, kocaman ve altı delik benlik sahibi olma, ne alsa yetmeme, bir tatminsizlik durumu, karşıdakinin duygusunu fark edememe ve etmek istememe, büyük küçük tüm dağları ben yarattıma inanma ve inandırma, aşık olunmaya en uygun kişi olarak görme, bana layık olmak için yapacakların konusunda ısrarlı davranma ama tüm çabalarına rağmen, liyakatın mümkün olmaması şeklinde bir durum yaşanır.
Narsizmi tetikleyen faktörler
Narsizmin bu kadar yaygınlaşmasının gerekçeleri olarak; kapitalizm, yenilenmiş ebeveyn rolleri, çocuğuna yersiz ve abartı bir öz güven aşılayan ebeveynler, niteliğin niceliğin gerisinde kalışı, 'beğeni sayılarının’ çok mühim hale gelişi, dünyanın bireyci olmayı onayışı, meşhur olmanın narsist olmayı gerektirişi, siyasal ve sosyal kimliklerin narsizmin dibine vuruşu, ne söylediğinin değil hangi üst perdeden söylediğinin önemli oluşu tüm saydıklarımızın pas geçilemeyecek kadar önemli olduğunu hatırlatmak isteriz.
Sinsi bir hayranlık besleniyor
Önemli olan nokta, insana, ehlileşmek, utanma güdüsü öğrenmeye açık olmama, tüm yaşantısını gösteriş olarak temellendiren, hayatı bir sahne olarak gören ve üst perdeden oynayanlar. Narsizm çağın onaylanan ve yükselen değeridir, başarılı insan/erkek tarifinin içini hızla doldurmaktadır ve bu mevzu en çok ve öncelikle sosyologların izahatına ihtiyaç duyar haldedir. Malum bu mevzu kişisel olmaktan çıkıp toplumsal hadise olmaya doğru seyretmektedir, sıradan insanın narsizmini gündüz kuşağı programında çokça seyrediyoruz. Evlilik programlarında ne kadar tepedensen o kadar talep görünüyor, giysi programlarında keza öyle, en şahane benim diyenleri şaşkınlık ve sinsi hayranlıkla seyredildiği görülmektedir.
Nereden başladı bu narsiste hayranlıklar?
Narsist kişilerden çokça duyduğumuz kelimeler; ‘‘Buraya kadar hepsi tamam, iyiyim güzelim, fena kıskanılıyorum, çok akıllıyım, çok etkileyiciyim, çok başarılyım, değilsem de olmak üzereyim’’Ayrıca narsist olarak yaşayıp giderken ve kendinden başka herkesi silüet olarak görürken, peki insanlar arasında ne oldu da narsist şahsiyete aşık olma hatta ilişki yaşama popüleritesi başladı? Evvelden her narsist, kendine hayran, bağımlı kişiyi bulur, işgal eder sonrada "Olmadı güzelim, eksiğin var" deyip yoluna devam ederdi. Biz de "Kıymetini anlayamadı, kendini bir şey zannediyor, uzak dur" derdik ve böylece konu kapanırdı.
Sizler narsiste hayran olursunuz
Bildiğimiz şudur ki, kendinin fanatiği olan aşık olmaz, zira zaten daimi şekilde kendine aşıktır, ez cümle narsist şahsiyete aşık olan bilmelidir ki mesele mutlak tek kişiliktir. Siz ona hayranlığı bol aşk hissederken, o hayranlığınız ile beslenir ve hepsi budur. Bu hikayede narsist şahsiyete aşık mağdur mutlak kendini elden geçirmeli, sağlam durmalı, kendisinin bir proje olmadığı, insan canlısı olduğunu hatırlamalı, kelimelerin büyüsünden kurtulmalı, karşısındakinin egosunu didiklemekten vazgeçip kendi egosu ile meşgul olmalı ve mutlak narsist şahsiyete aşık olmanın bir manası olduğunu bilmeli. Son ve kederli cümle, narsist şahsiyete aşık omak kendiyle derdi olma hikayesidir, iyi okunmalı, elden geçirilmeli.