100 yaşında ölen adamın arkasında bıraktığı notlar ailesini yıktı
Her şey öldükten sonra ortaya çıktı. Hayattayken yazdığı notları, torunu bulunca hem şaşırdı hem de duygu dolu anlar yaşadı. İşte o notlar...
Bafra ilçesi Kolay Mahallesinde 3 çocuk babası olan ve 7 torunu bulunan İdris Öztürk, 2015 yılında, eşi Mürvet Öztürk’ü 88 yaşındayken kaybetti. İdris Öztürk de geçen yıl 100 yaşında hayatını kaybetti. İdris Öztürk’ün 7 Aralık 2015’e kadar tuttuğu günlüğünü torunu Servet Yayla buldu. Ramazan Bayramı’nda dedesinin boş evine giden ve bir sandığın üzerinde günlüğü bulan Yayla, dedesinin anneannesine yönelik satırlarını okurken duygulu anlar yaşadı. Servet Yayla, daha sonra günlüğü annesi İclal Yayla’ya verdi.
Yetmiş yıl aynı yastığa baş koymuşlar
İclal Yayla da günlükte babasının annesine olan büyük aşkını görünce gözyaşlarına hakim olamadı. Dedesi ve anneannesinin zorlu geçen hayat hikayeleriyle ilgili konuşan Servet Yayla, “Dedem askerden yeni geldiği zamanlarda teyzesinin kızı Mürvet’i kaçırarak evlenmişler. 70 yılı aşkın süre bir yastığa baş koydular. 3 çocukları, 7 torunları, 7 de torunlarının çocukları oldu. Ömürlerinin büyük kısmını Kolay Mahallesi’nde geçirdiler. 1 asırlık, 2 ömre sığan, yokluk içinde geçen yıllarda yaşanan sıkıntılara rağmen birbirlerinden hiç vazgeçmemişler. Hayattalarken o yılları biz torunlarına hep anlatırlardı.' ifadelerini kullandı.
2 dünya savaşı gördü
Dedesinin tam 2 Dünya Savaşına tanık olduğunu söyleyen Yayla, o dönemde hayatın zorluklarından bahsetti. Dedesi ve anneannesinin birbirlerine çok aşık olduklarını da söyleyen adam, "Aradan geçen yıllar birçok şeyi değiştirse de, değişmeyen en güzel şey İdris dedemin Mürvet anneanneme olan aşkıydı. Hala ilk günkü kadar taze ve güçlüydü" dedi.
100 yaşından hayatını kaybeden İdris Öztürk'ün duygulandıran mektubu galerimizde.
Dedesinden önce anneannesinin öldüğünü belirten Yayla, bu ölüm ile dedesinin yıkıldığını da anlattı. Anneannesinin ölümünden 1 yıl sonra dedesinin de hastalandığını sözlerine ekledi. Yayla, dedesinin günlüğü nasıl bulduğunu da şu sözlerle anlattı, "Her ikisinin yokluğunda geçen ilk Ramazan Bayramı sabahında, dedemin odasındaki sandığın üzerinde bir defter buldum. Hastalıkların pençesinde geçen o günleri, birbirlerine olan aşklarını ve hatta çok sevdiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dair not bile vardı içinde. Sonra onu anneme verdim. Annem o defteri okumaya başlayınca gözyaşlarını tutamadı. Dedem en son 7 Aralık 2015 tarihinde günlüğüne son kelimeleri yazmış. Ondan sonrasını yazmamış. O tarihten sonra da hastalandı ve pankreas kanseri oldu. Ardından da anneannemin ölümünden 2 yıl sonra da dedemi pankreas kanserinden kaybettik."
İdris Öztürk'ün günlüğüne gün gün ne olduğunu ve ne hissettiğini yazdığı günlüğü, okuyanlara duygusal anlar yaşattı. Özellikle yaşlı adamın çok sevdiği eşi Mürvet ve hastalığı ile ilgili notlar almış günlüğüne. Özellikle eşi Mürvet ve ölümü hakkında gün gün bu notları tutmuş; 21.10.2015: Mürvet fakültede. Saat 4’te telefonda konuştuk. Yemesini istedim. Benden turşu istedi. Başka şey iste dedim. O kolay. Sana yazarım bir tanem. Ah yaşlılık! Her birimiz bir yerde. Kahroluyorum. Körpe Mürvet’im. Her birimiz bir yerde. Keşke köyde olsaydın da birbirimize doya doya baksaydık. Temiz körpem. Dayanamıyorum yavrum. Ne kadar zor ayrılık.
23.10.2015: Yandım yavrum. Yandım. Direncim tükendi. Sana sabaha kadar dua ettim. Yaradan kabul etsin. Uyku tutmuyor gözlerimi. Bugün Cuma. Allah’ım sana sonsuz şifalar versin. Bir tanem. Dünyam karardı. Allah’ım. Gecelerim gündüze döndü. Yandım. Yandım. Ciğerim kül oldu. Dünyam karardı. Sabır Rabbim.