Trabzonlu bir kardeşimizi kaybettik. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Böylesine acıları yaşadığımız günlerde içimden futbol konuşmak gelmiyor. Maçı değerlendirecek olursak 2-1'lik skor avantaj değil. Ama dezavantaj da değil. Kadıköy'e avantaj sayılmayacak ama mücadelenin neticesinin orada belli olacağı bir maça gideceğiz. İki maç arasında 40-45 günlük bir süre olması herhalde her iki takım için de iyi olacak. Çünkü biz de çok yoğun bir maç trafiğine giriyoruz.
Hakem kararlarına gelince tartışılacak birçok pozisyon var. Benim beğendiğim hakemlerden birisi ama Yaşar Kemal Uğurlu'ya hiç yakışmadı. Neticede bir yarı final maçı, Türkiye'nin de en formda hakemlerinden birisi. Hoca ya yorgundu, ya formsuzdu ya da maça konsantre olamadı ama kendisine yakışmadı.
Milli maç arasından sonra cuma günü Alanya maçını koymuşlar. Federasyonla görüştüğümüz zaman, 'Yayıncı kuruluşun isteği doğrultusunda' dediler. Bizim 10 milli maç oynayacak oyuncumuz var. Bunlardan biri Gana, diğeri Meksika'dan gelecek. Herhalde Novak maç saatine Alanya'da ya olur ya olmaz. Bu planlamayı yaparken ne düşündüklerini anlamakta zorlanıyorum. Federasyon topu yayıncı kuruluşa attı, yayıncı kuruluştan da şu ana kadar muhatap bulamadık. Ama kesinlikle bu maçın gününün değişmesi lazım.
Bunlar hoş şeyler değil. Bunların ince hesaplanması lazım. Umut ediyorum ki vermiş oldukları karardan bir an önce dönerler. Zorlu bir maç trafiği. Cumartesi günü Antep'e gidiyoruz. Salı günü Malatya ile, gelip Başakşehir ile oynayacağız. Sonra Göztepe'ye gideceğiz. Maç maç değerlendirmek zorundayız. Hiçbir maç kolay değil.
Bütün takımların hepsi zorlu bir viraja girdi. Bu da köprüden önceki son çıkış. En az hata yapan, daha fazla mücadele eden arzu ettiği noktaya ulaşacak. Ligin son haftasına kadar da bu mücadele süreceği için son hafta ipi göğüsleyecek veya alt taraftakiler de kendilerini kurtaracaklar.