İsrail ordusu, Beşar Esad rejiminin düştüğü gün olan 8 Aralık’ta, uluslararası hukuka göre Suriye toprağı sayılan Golan Tepeleri’ndeki Hermon (Şeyh) Dağı’nın Suriye tarafını ele geçirmişti.
Ordu, bu hamlenin ‘gelecek olası tehditlere karşı savunma pozisyonlarını tahkim etmek amacıyla’ yapıldığını savunmuştu.
Sonrasında rejim ordusundan kalan askeri altyapı ve teçhizatı da 8 Aralık’tan itibaren imha etmeye başlayan İsrail ordusu, Suriye’nin güneybatı sınırındaki Golan Tepeleri’ndeki işgalini de genişletmişti.
İsrail hükümetiyse 15 Aralık’ta Golan Tepeleri’nde yerleşim birimlerinin genişletilmesine ilişkin ‘teşvik planını’ onaylamıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, konuyla ilgili günlük basın toplantısında konuştu.
Patel, “Biz, İsrail ve Suriye arasında kalıcı bir istikrar görmek istiyoruz. İsrail, bu tür eylemlerin ve kendi sınırlarını korumaya yönelik adımlarının geçici olduğunu söyledi” dedi.
Esad sonrasındaki güç boşluğunda İsrail’in sınırlarını güvende tutabilmek için geçici şekilde bu askeri adımları attığını savunan Patel şöyle konuştu: “İsrail’in kendini savunma ve güvenliğini sağlama hakkı vardır ancak bizim üzerinde çalışmaya devam ettiğimiz şey, BM’nin Gözlemci Kuvveti’nin yetkisini destekleyerek bölgede istikrarı sağlama çabasıdır.”
Patel, İsrailli yetkililerin bölgede uzun süre kalacakları yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine, bu askeri eylemin ‘geçici’ olacağına inandıklarını söyledi.
İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni 1967’den bu yana işgal altında tutuyor. İsrail ile Suriye arasında 1974’te imzalanan ‘Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması’yla tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.