15 Temmuz'da Ne Oldu ve Bundan Sonra Ne Olacak?

Boğaz Köprüsü’ndeki tankların haberi geldi.
DAEŞ Terörü’ne karşı hazırlık veya Darbe İhtimali opsiyonları açtım.

Ardından MİT’te çatışma ve Polis’ten uzun namlulu silahların istendiği haberleri geldi.

Bilgiler anında geldi ve bilgileri gönderenlerin, diğer yerlerdeki durumlardan haberleri yoktu.

DAEŞ opsiyonu iptal olmuştu. Bu bir darbeydi.
FETÖ’nün ciğerini biliyordum, darbeyi bekliyordum.

15 Temmuz 2016 Saat 22:15’te Türkiye’ye karşı düzenlenen FETÖ Darbesi’ne karşı ilk işaret fişeğini atıp ‘Fethullahçı Darbe Var! Herkes Sokağa!’ diyen ilk isim oldum.

Kahramanlık değil, sadece analiz yaptım ve alarm verdim.

Kahramanlar, şehidlerimizdir.

2013’ten beri bizzat şahsen F.Gülen’in hedefindeydim, bu darbe ortamında evi acilen terk etmeliydim, öyle yaptım, Atatürk Havaalanı’na geçtim.

O ana kadar hayatından endişe ettiğim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın meydanlara davetini yoldayken öğrendim ve çok rahatladım, mutlu oldum. Yanlış birşey yapmamıştım, hatta gayet de güzel birşey yapmıştım ve şimdi vatan hainine biat eden darbecilere karşı koyma zamanıydı.

General Ümit Dündar ile ilgili olumsuz bir bilgi geldi, darbeyi yönetiyor şeklinde açıklama yaptım. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı aradığı ve vekaleten Genelkurmaybaşkanı olduğu söylendi, kendisiyle yüzyüze görüştüm, özür diledim, twitimi sildim. Bu konuyu anlamadım ama doğru olanı yaptım.

Gerisini twitter ve periscope’tan izlediniz.

Sabaha kadar havaalanı bölgesindeydim. Sabah 06:00’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ımla görüşebildim, yanındaydım. Hırsız dedikleri insan, benimle aynı sandviçi yiyordu. Diktatör dedikleri adam, şu dışarıdaki helikoptere bakar mısınız, kimindir nedir diyordu. Gözümden yaşlar geldi. Allah onu, devletimizi ve milletimizin barışını, bütünlüğünü, kardeşliğini korusun.

Şimdi gelelim ‘Ne oldu ve ne olacak’ sorularına...

1950’li yıllarda, daha ergenlik yaşlarında CIA tarafından istihdam edilen Fetullah Gülen isimli şahıs, kendisine verilen Gezi’ye destek, 17-25 Aralık Darbesi, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’nın engellenmesi, Erdoğan ve AK Parti’nin seçimlerde başarısız kılınması gibi görevlerin hiçbirini yerine getiremedi.

Sadece 7 Haziran’da ve Çözüm Süreci’nin bozulmasında başarılı oldu, diğer tüm ödevleri batırdı.

Verilen son görev, kalan son seçenek, yapacağı en tehlikeli ödev, darbe kalmıştı. Bekliyorduk, kalkıştı.

Bundan sonraki tavsiyelerime lütfen dikkat!

Bu 1.dalgaydı.

Bu darbe girişimine karşı çıkanlara teşekkür edin ama İSTİSNASIZ söylüyorum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan başka ben dahil, hiçkimseye GÜVENMEYİN.

Darbeye karşı çıktı diye “BU TAMAMDIR” demeyin. İlle bunu diyecekseniz, halkımız için deyin, kritik isimler için değil.

İnfaz listeleri açıklanacak, ben olsam da olmasam da, kim olursa olsun, BU LİSTELERE İTİBAR ETMEYİN. Bu listeye girene ‘KESİNLİKLE GÜVENİLİR’ girmeyene ‘DEMEK BU HAİN’ demeyin.

Evlere çekilelim diyenler olacaktır, asla DİNLEMEYİN.

Silahtan uzak durun diyenler olacaktır, dinlemeyin, DARBECİLERE KARŞI KULLANMAK ÜZERE ETKİLİ ŞEKİLDE SİLAHLANIN VE SİLAHLARINIZI ASLA KİMSEYE EMANET VERMEYİN, DARBECİLERE TESLİM ETMEYİN.

Evinizden başka en az 1 gidecek yeriniz olsun. Bir dostunuz, arkadaşınız, akrabanız olabilir. Bu yeri asla eşinize bile söylemeyin. Sıkıntı olursa geçersiniz.

Bir firar çantanız olsun. İçinde ekstra şarj cihazları, silahlarınız, maddi durumunuz müsaitse 2 uydu telefonu vs olsun.

Bunları neden mi söylüyorum?

Mısır’da bir sabah 200 Mursi yanlısı şehid edildi. Ertesi sabah 07:00’de Kahire’deye indim. 1 hafta kaldım, döndüm. Atlattık sandık. Sonra 1 günde 2000, toplam 6500 şehit verdi Müslüman Kardeşler. Yani darbe, ilk dalgada değil sonra geldi.

Meğer ilk dalgayı, sahayı test etmek için yapmışlar.
Türkiye’ye pay biçin.

Bunu bir kenara koyun.

Diğer mevzu, iki fasıl.

1- Ordudaki ulusalcılardan aktarıyorum: “Arkadaşlar! Bu bir senaryo, tiyatro değil, darbe. Neden derseniz, beş vakit namazında, cemaatle olan bağını gizlemeyen, iyi bildiğimiz isimler bunlar!” diyorlar.

2- Şimdi dikkat:

“Ordudaki bir arkadaşımızın namazını göstermesi, annesinin mahrem yerini açıp göstermesi gibidir. Daha önce namazınızı tuvalette ima ile kılabilirsiniz demiştim. Artık o bile değil. Dışarıda bekleyen olabilir, içeride oyalanmanızdan şüpheye düşebilir. Onu da kılmayın.”

Bu bir ‘Fethullah Gülen Fetvası’dır. Kaynağını sormayın, en yakın dairesine -Has Daire- fısıltı ile yaptığı konuşmadır.

Daha önce Nuh Mete Yüksel’in koynuna sokacakları dersane öğretmeni kızı hangi fetvayla kandırdıklarını açıklamıştım, hatırlayın:

“Normalde insan öldürmek nedir, günahtır. Ama cihatta nedir, farzdır. Zinaya da böyle bak. Normalde haramdır ama şimdi cihattayız, bu gece sana farz olmuştur, bu Hocaefendimizin fetvasıdır.”

Bu fetvayı alın, rahatlıkla ordu mensupları için uyarlayın.

Bu sapıklıklara uyan Kripto-FETÖ üyeleri şu an ordudalar.

Kemalist subay arkadaşına ‘Neden eşimle dans etmiyorsunuz? Hadi, sizi seyretmek istiyorum” diyen Kozmik Fethullahçılar, şu an darbeye karışmadılar ve ordudalar.

“Hocaefendi’nin annesi vefat etti, ona sövebilirsiniz, avradına da sövebilirsiniz, zaten hiç izdivac eylemedi, pezevenk diyebilirsiniz, farsça kapıcı demek, bunlar en zor zaman için hareket alanınızdır”

Fetvalar bunlar ve sızma uzmanı örgüt, bunları kullanarak yaşıyor.

Şimdi soru şu:

Mısır’daki darbeyi yaptıran güçler yani CIA, MOSSAD, MI6 ve diğerleri, Türkiye’deki darbeyi de yaptıran güçler olduğuna göre, neden Türkiye’de herşey bitmiş olsun?

Tamam mı, bitti mi?

CIA akıllandı mı?

Derin ABD’nin 60 senelik özel projesi Fethullah Gülen isimli vaiz ve yüzlerce ülkedeki binlerce üssüyle, Cumhurbaşkanı’nın yanına kadar sızdırdığı adamlarıyla koskoca FETÖ pes mi etti?

Böyle sanan ölümcül bir hata eder.

Açıklıyorum: Jojn O. Brennan, Fethullah Gülen’in önünde yere diz çökerek oturan bir adamdı. Şimdi CIA’in başındadır.

Sizce Graham Füller, George Fidas, John Brennan, bu kadar sadık bir iti satarlar mı?

Asla... Bu iş Obama’yı veya resmi ABD Hükümeti’ni çok çok aşar... Biz yine isteyelim... Ama aşar...

Ne olacak?

Hibrit Savaş’taydık, tercih ettiğim şekliyle Karma Savaş’taydık ama F.Gülen’in talimatıyla 17-25 Aralık’tan itibaren majör medyadan uzaklaştırıldığım için bunu yoğun olarak işleyemedim. Kimler tarafından uzaklaştırıldığımı yakında açıklayacağım, şimdi zamanı değil.
 
Şimdi Karma Savaş’ın en tehlikeli safhasına giriyoruz.

Aleviler, Kürtler, Geziciler ve Fethullahçılar sokağa çekilmek istenecek.
Yabancı istihbaratların en tehlikeli elemanları Türkiye’ye gönderiliyor.

Hatırlar mısınız 2013’te FETÖ’nün ‘Tedbirat’ birimini deşifre etmiştim. Asimetrik davranan, ultra kozmik tipler ve gruplar. Örneğin haftanın 5 günü örgüt evinde namaz kılıp hafta sonu Kemalist subaylarla fuhuş yapıp cd oluşturmak için mini eteğini giyip çıkan başörtülü kızlar, kadınlar. Tamamen bambaşka bir görüştenmiş gibi davranan, Fethullah Gülen’e en ağır küfürleri eden FETÖ’cüler. İtikaden Fethullah Gülen’e ateş kusan ama onun istediği şekilde konuşan, hareket eden hocalar.

Şimdi bunların zamanı.

Alevi mahalleleri basılabilir.
DAEŞ yaptı, AKP destekledi denilir, yalan, FETÖ.

Kafelerde oturan dekolteli, mini etekli kızlara, kadınlara saldırılar olabilir, bu saldırıları yapanlar kendilerine dinci süsü verebilirler, yalan, FETÖ.

Fethullahçıdır, öldürün, yağmalayın deyip FETÖ’nün bir sebeple kara listeye koyduğu isimleri, şirketleri hedef gösterenler olabilir, dükkanlar yağmalanabilir, insanlar öldürülebilir, fail FETÖ.

‘Ne darbe ne Erdoğan’ ağzıyla birileri sokağa inecektir, iyi bakın, CIA’in, MOSSAD’ın, MI6’nın hücreleridir, kısaca bir diğer CIA partneri olan FETÖ’ye destek için sahadadırlar, Emperyalizm’e sövmelerine sakın aldanmayın.

Atatürk heykelleri kırılabilir, ezbere bilin yapan FETÖ.

Sinagoglar, kiliseleri, cemevleri zarar görebilir, bilin ki Türkiye’yi Erdoğan’la dinciliğe geçip farklı din ve görüşlere saygısını kaybetmiş anti-demokratik ülke gibi göstermek isteyen FETÖ işidir.

IŞİD’e mensup gibi gösterilen birileri çıkıp Erdoğan’dan, ailesinden veya AK Parti’li birilerinden veya bu çevreye yakın iş adamlarından para  veya silah aldıklarını iddia edebilir, bilin ki IŞİD’le zerre ilgisi yoktur, FETÖ’nün cezaevinden çıkardığı bir isim olabilir.

Süper Lig başlıyor, Üst Akıl tribünleri kullanmak isteyecektir. Menderes asıldıktan 45 gün sonra Fenerbahçe-Galatasaray maçı düzenlendi, tribünler katil darbecilere sevgi tezahüratı yapan askerlerle dolduruldu, unutmayın, kitle psikolojisi işin uzmanı olunursa en kolay yönetilebilen durumdur.

PKK saldırısını müteakip Kürtler’e saldırılar düzenlenebilir. Bilin ki saldırıyı yapan PKK veya DHKP/C hücresi FETÖ’nün sızma birimleridir ve buna karşılık Kürt evlerine saldıranları provoke edenler de FETÖ’nün milliyetçi kesim içindeki sızmalarıdır.

Bu liste uzar gider.

Kısacası,
Üst Akıl Seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmek ve dolayısı ile Türk Devleti’ni eline almak, Türkiye’yi CIA Cuntası’na bırakmak üzere kesin olarak düğmeye bastı. 15 Temmuz Darbesi, sadece bir saha testiydi. Kim, nerede, ne kadar, nasıl hareket ediyor, görmek istediler. Hedef imha listelerini hazırlıyorlar. Gelecek dalga ne zaman olacak, bilemeyiz, onlar da bilmiyorlar. Demo Darbe yaşadık, gerçeği çok daha fazla can acıtacak. Eğer Müslüman Kardeşler’in yaptığı hatayı yapıp tankların önünde silahsız insanları geçirirsek Mısır’daki  gibi 6 bin değil 6 milyon insanı öldürmeye hazırlar. Eğer hızla ve KESİNLİKLE ERDOĞAN’A BAĞLI BİR KOORDİNASYONLA hazırlanırsak, Allah’ın izniyle hiçbir şey olmaz, atlatırız ve Darbeciler’in başlarını ezeriz.

Hibrit/Karma Savaş, hedef ülkeyi askeri olarak ele geçirmeyi isteyen bildiğimiz Klasik Savaş gibi değildir. Çok daha karmaşık, kaotik ve çokludur. Mücadelesi çok daha yorucudur.

10 binlerce FETÖ’cü devletten saatler, günler içinde atılıyor.

Bugün MGK’da çok önemli kararlar açıklanıyor.

CIA bunları kaldıramaz. Yukarıda sözünü ettiğim veya etmeye fırsat bulamadığım metotları kullanıp ‘Asimetrik Refleks’ gösterecektir. Buna kesin gözüyle bakınız.

Darbeye sünni, alevi, dindar, laik, Atatürkçü, Erdoğancı, sağcı solcu herkes karşı çıktı. Bu mozaiğe saldıracaklar, bozmak isteyecekler.

Hatay Samandağı’na özellikle dikkat!

Buraya 15 Temmuz Darbesi’nin gecesi Suriye’den DHKP-C Acilciler veya Suriye’deki adıyla Mukaveme-i Suriyyi tarafından uzun namlulu silahlar getirildi. Hatay Kurtuluş Örgütü’nü seneler önce deşifre etmiştim, Gezi HKÖ’nün büyük bir gövde gösterisiydi, kimsenin haberi bile olmadı, tekrar harekete geçirilebilir.

Gezi’de İstanbul’a gelen HKÖ militanlarını şehre alan Vali Hüseyin Avni Mutlu’ydu, belki kendisinin bile bundan haberi yoktu.

Unutmayın, silahlı Esadçılar’ı yani HKÖ’yü taşıyan otobüsleri İstanbul’a sokan vali, karısının başörtüsünün fetvasını Fethullah Gülen’e soran biriydi ama daha geçen gün görevden alındı.

Bunun gibi binlerce örnek sayabilirim.

İşin özünü kaçırmayalım, yeter:

Darbeye karşı birliğimizi korumalıyız.

Darbe karşıtı gösterileri AK Parti Mitingi’ne çevirmemeliyiz.

Hiçbir şekilde darbe karşıtları televizyon ekranlarında tartışmamalıdır, farklılıkları kenara koyup ülkeye el koymak isteyen CIA-FETÖ örgütüne karşı birlik olmalı, kaynaşmalıyız.

Sünni Alevi kardeştir, yorum yapanı bile bloklamalıyız.

Türk Kürt kardeştir, birbirimizin evlerini korumalıyız.

Laiklik konuşulur ama laiklere hakaret eden, insanların yaşam içimine müdahale dinci, vatan haini provokatördür.

Din konuşulur ama İslam’a hakaret eden, Atatürk’ü ilahlaştıran, halka nefret saçan Kemalist, provokatördür.

Bunlar sadece şimdi değil, her zaman mihengimiz olmalıdır.

Birbirimizin hatalarını değil, doğrularını görme zamanıdır.

Bu ülkede hiçbir şey 15 Temmuz öncesi gibi olmayacak.

FETÖ istisnasız heryerden temizlenecek.

Bu çok zorlu olacak.

Ben de diyorum ki,

Hazır Vatansız Şerefsiz Onursuz FETÖ’yü söküp atarken,
beraberinde birbimize olan düşmanlıklarımızı da atalım, gitsin.

Allah Türkiye’yi, birliğimizi, kardeşliğimizi korusun.

Fatih Tezcan
twitter.com/fatihtezcan